İstanbul’da bulunan tarihi Sirkeci Garı’nın restorasyon çalışmalarında görevli 17 restoratör ve konservatör, işten çıkarıldı. Restoratörler, haberin kendilerine yemek molasında telefonlarına gelen bir mesajla ulaştığını belirterek, işten çıkarılma gerekçesinin kendilerine iletilmediğini ifade etti. Ayrıca, gara katılan diğer restoratör ve konservatörlerin de işten çıkarılma listelemesinde yer aldığını gören 17 kişi işi bırakma kararı aldı.
Garda çalışan restorasyon ekibinin, Beylerbeyi Sarayı’nın restorasyonunda görevli ekibin Sirkeci Garı’ndaki çalışmalara gönderildiği bildirildi. Kimliğini açıklamak istemeyen bir restoratör, bu durumu “İnşaat firmasının yetkili elemanları kendi ekiplerini yönlendirdi” sözleriyle ifade etti. Çalışmalar sırasında ulaşmış oldukları 21 katman ve farklı renk kombinasyonlarıyla ilgili bilgi veren restoratör, yeni ekibin bu deneyime sahip olmadığını vurguladı.
‘SORGULAYAN İSTENMİYOR’
Tarihi alanlarda görev yapan diğer bazı restoratörlerin açıklamaları ise dikkat çekti. “Alana kepçelerin gelmesiyle birlikte, ihaleyle inşaata verilen Sirkeci Garı restorasyonu, pek çok tarihsel alanda olduğu gibi sorgulayan uzmanların istenmediği bir ortam haline geldi. Kepçelerin varlığı, birçok soru işareti doğurdu. Günümüzdeki uygulamalar restorasyonu yıkıp yeniden inşa etme üzerine odaklanmış durumda. Ancak bu tür çalışmalar titizlik ve uzmanlık gerektiriyor; her kişinin restorasyon yapabilmesi mümkün değil. Bizlerin hakları ise yıllardır bakanlık tarafından görmezden gelinmekte.”
İşten çıkarıldığını sosyal medya aracılığıyla duyuran arkeolog-restoratör Emirhan Eskin, şu şekilde konuştu: “Sirkeci Tren Garı’nda öğle aramızdayken, hiçbir yeterli açıklama yapılmadan, emeklerimiz ve mesleki birikimimiz yok sayılarak işten çıkarıldık. Arkeoloji ve restorasyon, sabır ve özveri gerektiren; kültürel mirasın korunması için büyük fedakarlık isteyen alanlardır. Sıcak güneşin altında ve zor koşullarda çalışan meslektaşlarımın emekleri bu şekilde hiçe sayılmamalıydı. Bugün sadece iş değil, yılların birikimi ve mesleğe duyulan saygı kaybedildi. Ancak, kültürel mirası korumaya gönül vermiş insanlar olarak üretmeye ve değer katmaya devam edeceğiz.”
29 YIL!
Geçtiğimiz yıl TCDD ile Kültür ve Turizm Bakanlığı arasında imzalanan protokol doğrultusunda, Sirkeci ve Haydarpaşa Garı’nın 29 yıllığına Kültür ve Turizm Bakanlığı’na devredildiği hatırlanmalıdır. İhaleye çıkılması sonrası sonuçlar beş ay içinde açıklandı. Bakan Mehmet Nuri Ersoy, Kültür ve Turizm Bakanlığı’na devredilen Sirkeci Garı için şu ifadeleri kullanmıştı: “135 yıllık Sirkeci Garı’nda; atıl durumda olan tescilli yapılar mevcut. Bir tanesi göç müzesi olacak. Avrupa’ya Türk vatandaşlarının göçünün başlangıç noktası olan Sirkeci burada bir göç müzesine sahip olacak. Hem Haydarpaşa’da hem de Sirkeci’de trenler, kültürel ve sanatsal etkinlikler ve millet bahçeleri olacak. Ancak burada asla AVM ve otel yapılmayacak.”
‘RESTORASYONDA KAYIPLAR!’
NEZİH BAŞGELEN
(Kültürel ve Doğal Mirası İzleme Platformu Yöneticisi Arkeolog-Editör)
TÜRKİYE genelinde onarımı planlanan kültürel varlıkların restorasyon yöntemlerinde sıklıkla yanlış kavramlar karıştırılmakta; iyileştirme, yenileme, sağlamlaştırma, yıkıp yeniden yapma ve yeniden yapılandırma yöntemleri arasında belirsizlikler yaşanmaktadır. Bu yanlış tercihler ve uygulamalardaki hatalar, kayıplara yol açmakta. Restorasyon adı altında yapılan çoğu uygulama, gerçekte bir yenileme olarak ortaya çıkmakta ve bu süreçte ilgili kültürel varlığın özgünlüğü büyük ölçüde kaybolmakta. Maalesef, son 30-40 yıllık dönemdeki restorasyon çalışmalarında bu tür kayıplara sıkça rastlanmaktadır.


