30 Büyükşehir, sevgili Zeytinburnulara ve Zonguldak…
Bugün kendimi, “Cenab-ı Allah’ı size emanet ediyorum.” diyen Tansu Çiller gibi hissediyorum. Öylesine şaşkın, öylesine afallamış… Neyse işte, o günden beri ülkece öyle bir çarpıldık ki; hâlâ kendimize gelemedik kuzum.
Öncelikle midyesiyle meşhur okyanus kentimiz Mardin’den tüm dünyaya merhaba! Konya yolundan bildiriyorum: Hadımköy’de kar yağışı başladı.
Hazır yeri gelmişken, Kafka yakın bir dostuyla tatsız bir olay yaşadıktan sonra şöyle diyor:
“Beni üzecek gücü sana verdiğim için kendimden özür dilerim.”
Kimseye sizi üzme gücünü vermeyin.
Kusurlarımı seviyorum. Darılınca suratımı asmamı, canım sıkılınca sebepsiz bağırmamı, olur olmadık yerde kahkaha atmamı, normal olmamayı seviyorum. Sadece canımın istediğini yapmayı; bazen düşünmeden konuşmayı, bazen de her şeyi yüzüme gözüme bulaştırmayı… Öfkelerimi seviyorum; kızınca küsmeyi, bazılarını hak etmedikleri halde içimde büyütmeyi… İçimdeki çocuğu seviyorum. Beni seviyorum.
İyi ki ben benim! Belki mükemmel değilim ama benden bir tane daha yok. Beni seven böyle sevsin, sevmeyenin de canı cehenneme kuzum!
Nasıl bir his biliyor musunuz? Oda geniş ama sığamıyorsun… Kapı orada ama çıkamıyorsun… Pencere açık ama nefes alamıyorsun… Boğazına düğümlenmiş bir şeyler var; ne yutabiliyorsun ne anlatabiliyorsun…
Bu arada Joker filmini izlememiş olanlara minicik bir spoiler vereyim:
“Yakarsa dünyayı garipler yakar.”
Aklıma gelmişken; şu planlı programlı yaşayanlara çok özeniyorum. Millet hangi gün müsait olup olmadığını biliyor. Ben hep müsaitim sanıyorum. Çağırıyorlar, gidiyorum… Sonra bir bakıyorum 22 kişiye söz vermişim. Konsomatris gibi bir günde 55 kişiyle buluşuyorum!
Gelelim dip nota:
Siz siz olun; sizi seven insanı üzmeyin. Ahını almayın. Dert sarmayın. Direnirken de gülümsemeyi unutmayın.
Rabbim; benim ve alayınızın hayatındaki eksikleri tez vakitte tamamlasın. Büyük küçük demeden saygı ve hürmetle hepinizi selamlar, ellerinizden öperim.
Okuyucular üzülmesin:
Bozkurtlar dirilecektir.
Ve unutmayın:
Cesaret bulaşıcıdır.
10 kuruşluk pul ve imza…
Mehmet SAATÇİ
