USD42,97
%0.07
EURO50,62
%0.31
BIST11.292,41
%0.64
Petrol61,62
%0.47
GR. ALTIN5.963,60
%-0.5
BTC3.812.191,03
%0.32
İstanbul
Ankara
İzmir
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Aksaray
Amasya
Antalya
Ardahan
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bartın
Batman
Bayburt
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Düzce
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkâri
Hatay
Iğdır
Isparta
Kahramanmaraş
Karabük
Karaman
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırıkkale
Kırklareli
Kırşehir
Kilis
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Mardin
Mersin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Osmaniye
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Şırnak
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yalova
Yozgat
Zonguldak
Deniz EGECE
  1. Haberler
  2. Yazarlar
  3. Yeni Yıl, Yeni Beden Değil; Yeni Zihin…

Yeni Yıl, Yeni Beden Değil; Yeni Zihin…

Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Yeni Yıl, Yeni Beden Değil; Yeni Zihin

Yeni bir yıl yaklaşırken aynı cümleler tekrar eder:
“Bu yıl mutlaka zayıflayacağım.”
“Artık kendime bakacağım.”
“Bu kez olacak.”

Ama istatistikler acı bir gerçeği gösteriyor:
Yeni yıl diyetlerinin büyük kısmı birkaç hafta içinde terk ediliyor. Çünkü çoğu kişi bedeni değiştirmeye çalışırken, zihni olduğu gibi bırakıyor.

Oysa kalıcı zayıflama bir takvim meselesi değil; zihinsel bir farkındalık sürecidir.

Zayıflama Neden Her Yıl Ocak’ta Başlayıp Şubat’ta Biter?

Çünkü kilo problemi çoğu zaman bir “beslenme bilgisi eksikliği” değil, bir duygu ve anlam problemidir.

İnsanlar yemekle sadece açlığını değil;

  • Stresini
  • Yalnızlığını
  • Ödül ihtiyacını
  • Kontrol duygusunu
  • Boşluk hissini

gidermeye çalışır.

Bu durumda diyet, çözüm değil; yalnızca belirtiyi bastırma girişimi olur. Bastırılan her şey ise bir gün daha güçlü geri döner.

Beslenme Sadece Ne Yediğin Değil, Neden Yediğindir

Bilimsel olarak baktığımızda hiçbir gıda tek başına “şişmanlatıcı” değildir. Kilo artışı;

  • Zihinsel yük
  • Duygusal yeme
  • Farkındalıksız tüketim
  • Stres hormonları
  • Uyku düzensizliği
  • Hareketsizlik

gibi birçok faktörün birleşimiyle oluşur.

Bu yüzden kalıcı kilo kaybı için şu soruyu sormak gerekir: “Şu an gerçekten aç mıyım, yoksa bir duyguyu mu besliyorum?” Bu soruyu sorabilen bir zihin, otomatik yeme davranışından çıkmaya başlar.

Yeni Yılda Hedef Diyet Değil, Farkındalık Olsun

Yeni yıl hedefleri genellikle serttir: “Şeker yok.” “Ekmek yok.” “Kaçamak yok.”

Bu dil, bedeni bir düşman gibi konumlandırır. Oysa beden bizim düşmanımız değil; mesaj taşıyıcımızdır.

Yeni yılda daha sürdürülebilir bir yaklaşım şunları içerir:

  • Bedeni dinlemeyi öğrenmek
  • Açlık–tokluk sinyallerini fark etmek
  • Yemekle duygular arasındaki ilişkiyi görmek
  • Hareketi ceza değil, destek olarak görmek
  • Kendini suçlamak yerine anlamaya çalışmak

Bu yaklaşımda kilo vermek bir zorunluluk değil, doğal bir sonuç olur.

Zayıflamak Bir İrade Savaşı Değil, Bir Zihin Dönüşümüdür

Toplumda hâlâ kilo problemi “iradesizlik” olarak etiketleniyor. Oysa bilim bize şunu söylüyor:
Uzun süreli kilo problemi yaşayan kişiler genellikle çok güçlü iradeye sahip, ancak sürekli kendini zorlayan bireylerdir.

Sorun irade eksikliği değil;
Yanlış yerde kullanılan iradedir.

İrade, kendini bastırmak için değil; kendini anlamak için kullanıldığında işe yarar.

Bu Yıl Kendine Şunu Hediye Et

Yeni yılda kendine verebileceğin en değerli hediye;

  • Daha sert kurallar değil
  • Daha az yemek değil
  • Daha fazla suçluluk hiç değil

Daha bilinçli bir zihin olsun.

Çünkü beden, zihnin dilini konuşur.
Zihin sakinleştiğinde, beden de dengeye gelir.

Yeni Yıl, Yeni Başlangıç Değil; Yeni Bakış Açısı

Kalıcı zayıflama;
“Pazartesi başlıyorum” cümlesiyle değil, “Ben ne yaşıyorum?” sorusuyla başlar.

Bu yıl takvim değişirken, alışkanlıkların değil; bakış açının değişsin.
Çünkü gerçek değişim, yılbaşında değil; fark ettiğin anda başlar.

Yeni bir yıla girerken herkese şunu hatırlatmak isterim:

Kendinizle savaşmayı bırakın. Bedeninizi düzeltilecek bir problem gibi değil, anlaşılmayı bekleyen bir yol arkadaşı gibi görün.

Yıllardır binlerce insanla çalışırken şunu çok net gördüm:
Kalıcı değişim; aç kalmakla, kendini zorlamakla, suçlamakla gelmiyor.
Değişim; fark etmekle, anlamakla ve kendine şefkatle yaklaşmakla başlıyor.

Yeni yılda kimsenin mükemmel olmasına gerek yok.
Ama herkesin kendine karşı daha dürüst, daha nazik ve daha bilinçli olmasına çok ihtiyaç var.

Dilerim bu yıl;

  • Yemeğin düşman değil, mesaj olduğunu fark ettiğiniz
  • Kilonun kader değil, bir sonuç olduğunu gördüğünüz
  • Bedeninizle barışmaya bir adım daha yaklaştığınız
  • Zihninizi susturmayı değil, dinlemeyi öğrendiğiniz

bir yıl olur.

Yeni yıl, yeni bir beden vaat etmiyor.
Ama yeni bir bakış açısı sunuyor.

O bakışı seçen herkese;
sağlık, denge, farkındalık ve iç huzur dolu bir yıl diliyorum.

İki Şükran Bir Sevgiyle, Mutlu Yıllar

Deniz Egece

Yeni Yıl, Yeni Beden Değil; Yeni Zihin…
Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Girdap Haber ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!