Son yapılan araştırmalarla, bazı cilt rahatsızlıklarının kanser belirtisi olabileceği saptanmıştır. Bu nedenle, ciltteki basit bir sivilce ya da inatçı bir leke görüldüğünde, bu durumun göz ardı edilmemesi, ve mutlaka bir doktora başvurulması gereklidir.
Melanom adı verilen cilt kanseri türü, ciltteki lekelerin kötü huylu bir tümör oluşturmasına neden olabilir. Özellikle var olan bir benin değişmesi veya yeni bir benin oluşması durumunda, derhal bir doktorla iletişime geçilmelidir. ABCDE kuralı kullanılarak, bir lekenin kanser belirtisi olup olmadığı gözlemlenebilir: Asimetri, Sınır, Renk, Çap ve Evrim. Eğer bir leke bu özelliklerin birini gösteriyorsa, bir ilerleme olursa veya herhangi bir değişiklik endişe veriyorsa, bir dermatolog veya sağlık uzmanı tarafından tedavi edilmelidir.
Cilt kanseri riskini artıran faktörler arasında aşırı güneşe maruziyet, cilt tipi, aile öyküsü, yaş, bağışıklık sistemi zayıflığı, X-ışınları ve radyasyon maruziyeti, kimyasal maddelere maruziyet bulunmaktadır. Cilt kanseri her yaşta ortaya çıkabilir fakat genellikle 50 yaş ve üstü bireylerde görülme sıklığı daha yüksektir. Özellikle melanom adı verilen cilt kanseri türü gençlerde de sıkça görülebilir.
Bu nedenle düzenli cilt muayeneleri yapılmalı ve herhangi bir şüpheli lekenin veya cilt değişikliğinin fark edilmesi durumunda, bir dermatolog veya sağlık uzmanı tarafından değerlendirilmesi önerilmektedir. Cilt kanseri tedavisi, kanserin türüne, yayılma derecesine ve hastanın genel sağlık durumuna bağlı olarak değişebilir. Cerrahi müdahale, radyoterapi, kriyoterapi ve hedefe yönelik tedaviler gibi çeşitli tedavi seçenekleri bulunmaktadır. Tedavi sonrası, düzenli doktor kontrolü önemli olup cilt kanseri tekrarlama eğilimindedir.
