Başbakanlık tarafından yapılan yazılı açıklamada, Başbakan Netanyahu’nun Gantz’ın hükümetten çekilme tehdidine cevap verdiği belirtildi. Netanyahu, Gantz’ın önerilerinin İsrail’in Gazze saldırılarının durması, İsrail’in zayıflaması, esirlerin çoğunun serbest bırakılması ve Hamas’ın güçlenmesi ve Filistin Devleti’nin kurulması anlamına geldiğini savundu.
Gantz, bir basın toplantısında Netanyahu’ya hitaben, İsrailli esirlerin geri getirilmesi, Gazze’deki Hamas yönetiminin devrilmesi ve askerlerden arındırılması, Gazze’de ortak bir ABD, Avrupa, Arap ve Filistin yönetiminin kurulması, kuzeyde tahliye edilen İsraillilerin evlerine geri dönmesi ve Suudi Arabistan ile ilişkilerin normalleştirilmesi taleplerini dile getirmişti. Gantz ayrıca, Gazze’nin İsrail saldırıları sonrası nasıl yönetileceğine dair bir planın 8 Haziran’a kadar onaylanmaması durumunda partisinin hükümetten çekileceğini açıklamıştı.
Netanyahu, Gantz’ın öne sürdüğü şartların İsrail’in ulusal güvenliğine zarar vereceğini savunarak, Gantz’ın taleplerini kabul edilemez bulmuştu. Netanyahu, Gantz’ın şartlarının Hamas’ı güçlendireceğini ve Filistin Devleti’nin kurulmasını teşvik edeceğini düşünüyordu. Gantz ise, ulusal güvenlik ve bölgesel istikrar açısından bu taleplerin önemli olduğunu vurgulamıştı.
Gantz’ın açıklamaları, İsrail siyasetinde gerginlik yaratmış ve koalisyon hükümetinin geleceği konusunda belirsizliklere neden olmuştu. Ülke içinde ve uluslararası alanda bu gelişmeler dikkatle takip ediliyordu. Netanyahu ve Gantz arasındaki bu gerginlik, İsrail’in iç ve dış politikasında nasıl bir değişikliğe yol açacağı merak konusuydu.
Gantz’ın talepleri ve Netanyahu’nun cevabı, İsrail’in bölgedeki güvenlik politikaları ve Filistin sorununa yaklaşımı hakkında da ipuçları veriyordu. Her iki liderin tutumları, ülkenin gelecekteki siyasi ve stratejik kararlarını şekillendirebilecek öneme sahipti. Bu nedenle, Netanyahu ve Gantz arasındaki gerilimin çözülmesi ve hükümetin istikrarının sağlanması büyük önem taşıyordu.