Devlet Bahçeli, “Bölücülüğe destek veren ve doğrudan veya dolaylı yollarla terör örgütlerine kaynak sağlanmasının durdurulması, devlete ve milliyete karşı ihanet içerisinde olan unsurların temizlenmesi kesinlikle geciktirilemez bir zorunluluk ve yükümlülüktür.” şeklinde açıklama yaptı.
MHP Lideri Devlet Bahçeli, yazılı bir açıklama yaparak, terörle mücadele faaliyetlerinin, tümleşik ve çok boyutlu mekanizmaların bütünü, hem siyasi, stratejik, ekonomik, güvenlik, psikolojik ve diplomatik unsurları içeren değişken ve dinamik aşamaların sonucu olduğunu vurguladı.
Bunun yanı sıra, bahse konu mücadeleyi başarıyla tamamlayıp sonuçlandıran manevi etkenlerin başında sabır, inanç, direnç, ve moral üstünlüğünün olduğunu belirtti. Bahçeli’ye göre, bu mücadelenin belirli bir plan içerisinde yapılıyor olması nedeniyle bu kabiliyetin sürekli olarak güncellenmesi ve güçlendirilmesi gerekiyor.
Bahçeli, Türkiye’nin 40 yıldır bölücülük ve terörle iç içe olduğunu anımsattı. Bahçeli şöyle devam etti:
“15 Ağustos 1984’teki Eruh ve Şemdinli saldırılarından bu yana geçen 14 bin 600 gün boyunca, sivil ve resmi görevde olan bireylerin arasında 14 bin 902 kişi hayatını kaybetti. Dahası, geçen 40 yılda ekonomik zararın yaklaşık olarak 2,5 trilyon dolar olduğu tahmin ediliyor. Elbet, kahraman şehitlerimizin kaybettikleri hayatlarının ekonomik veya finansal bir karşılığı yoktur. Ancak, onların yaptıkları fedakarlıklar hayrete düşüren, övgüye değer seviyededir.”
Bahçeli, terör örgütünün hem insanlık suçları işlediğini, hem de Türkiye’nin ve Türk milletinin yaşamsal haklarını hedef aldığını belirtti.
“Terörle mücadelenin sürekli ve tümleşik yapısı nedeniyle, yalnızca dagda yeni harekete geçen silahlı teröristleri etkisiz hale getirmek, terör örgütlerinin devamlılığını sağlayan yöntemlerin ortadan kaldırılmasına yetmiyor. Türkiye Büyük Millet Meclisinde terör ve bölücülük propagandası yapan unsurların varlığı, kanlı döngünün sonunu getiremez.” değerlendirmesini yaptı.
Bahçeli, terörle ilgili daha önce dile getirdiği çözüm önerilerini şu şekilde sıralıyor:
“Bunlar karşısındaki ilk önerim, 57 DEM milletvekilinin maaşının ve bölücülük faaliyetlerine ödenecek hazine yardımının derhal durdurularak, terörle mücadele ve şehit ailelerine aktarılmasıdır. İkinci önerim, teröristlere yardım ve yataklık yapan, somut kanıtlarla suçu belirlenen milletvekillerinin bekleyen dokunulmazlık dosyalarının karara bağlanarak bu kişilerin hızlı bir şekilde yargılanmasıdır. Üçüncü önerim, yeni anayasa sürecinde, Anayasa Mahkemesi’nin durumu, üye yapısı, yargılama yöntemlerinin köklü bir şekilde gözden geçirilerek yeniden yapılandırılması ya da yerine getirilmeden yürütülmesi, hâlâ mevcut durumda kalmasıdır. Dördüncü önerim de TBMM Genel Kurulu’nda anlam ve ahlaki bağlayıcılığı temelden kaybettiğine inandığım kürsü dokunulmazlığı sınırlarının yeniden belirlenmesidir.”
Bahçeli, “Milliyetçi Hareket Partisi, Cumhur İttifakı ile birlikte bu görevi yerine getirebilecek kapasiteye sahiptir. Şehitlerimizi minnetle anarken, onların mücadele ruhunun asla gölgelenmiyeceğini herkesin bilmesi çok önemlidir.” şeklinde sözlerini tamamladı.
Kaynak: AA