Cumhuriyet Halk Partisi’nin Mersin’den milletvekili olan Gülcan Kış, Tarım Kredi Marketleri’ndeki fiyatların son 3 yılda 7 katına çıktığını dile getirdi. Kış, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 2021 yılında Tarım Kredi Marketleri’nden yapmış olduğu alışverişin maliyetinin bugün 7.000 TL seviyelerine geldiğini ifade etti.
Gülcan Kış, CHP Mersin milletvekili olarak, Tarım Kredi marketlerinde yaşanan fiyat yükselmesini tartışmaya açtı. Kış, 2021 yılında Cumhurbaşkanı Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan’ın Tarım Kredi Marketlerinden yapmış olduğu alışverişin ne kadar hesaplı olduğunu övdüklerini hatırlatarak, şunları ifade etti: “O zamanlar 1.002 TL tutarındaki bu alışveriş, bugün 7.000 TL seviyelerine ulaşmış durumda. Kar peşinde olmadığı iddia edilen Tarım Kredi Marketlerinde bile fiyatlar 7 katına çıkmışken, halkımızın geçinme durumu büyük bir sorun olmuştur.”
Kış, temel gıda ürünlerine verilen fiyatlarla alakalı olarak Tarım Kredi Marketleri’ne dikkat çekti ve şunları söyledi: “Günümüzde 1 kg domatesin fiyatı 31 TL, 5 kg unun fiyatı 79 TL, 1 kg Rize çayının fiyatı 178 TL, 100 gr kahvenin fiyatı 28 TL, 5 kg şekerin fiyatı 165 TL, 24 adet Tarım Kredi marka sütün fiyatı 40 TL, yarım yeşil zeytinin fiyatı 92 TL, 15 adet yumurtanın fiyatı 95 TL, 350 gr tulum peynirin fiyatı 120 TL, 600 gr beyaz peynirin fiyatı ise 170 TL’dir. Ayrıca, 5 kg pirinç 229 TL, 5 lt çiçek yağı 195 TL, 200 gram Antep fıstığı 214 TL, 200 gram kuru kayısı ise 75 TL’dir. Bu fiyatları arasında gidip gelmek zorunda kalan dar gelirli vatandaşlarımız, enflasyonun ağırlığı altında can çekişmektedir” dedi.
Kış, Cumhurbaşkanının 184 bin TL olan maaşıyla bu fiyatlar normal gelebilir, ancak 12.500 TL ile yaşamını sürdürmeye çalışan bir emekli ya da 17.000 TL ile geçinmeye çalışan bir asgari ücretli için oldukça zor olduğunu vurguladı. Kış, “Bu fiyat artışları, halkın satın alabileceği ürünleri ciddi anlamda azaltmış durumda. İnsanlar, temel gıda ihtiyaçlarını bile karşılamakta zorluk çekiyor. Bu ekonomik durumda, geçim sıkıntısı yaşayan milyonlarca vatandaş daha da zor bir duruma düşüyor” şeklinde konuştu.
Asgari ücretlinin, emeklinin ve düşük gelirlinin geçim derdine dikkat çeken Kış, “Bugün, ülkenin dört bir yanına yayılmış asgari ücretli milyonlarca vatandaş, emekli ve düşük gelirliler, geçim derdine düşmüş durumdalar. Kendi evlerine ekmek dahi getiremeyen, kira ve faturalarını dahi karşılayamayan insanlar, her geçen gün artan ekonomik baskı altında can çekişiyorlar. Ülkenin her köşesinde birileri, temel ihtiyaçlarını karşılamak için çaba harcarken, Saray’da yapılan harcamaların boyutu şaşırtıcı” dedi.
Kış, hükümetin 22 yılı aşkın süre boyunca uyguladığı ekonomi politikalarının ülkeye getirdiği noktaya değindi ve şunları söyledi: “Hükümetin yıllardır uyguladığı kötü ekonomi politikaları, ne yazık ki halkımızın omuzlarına büyük bir yük bindirmiştir. Artan enflasyon, yükselen döviz kurları ve hayat pahalılığı, milyonlarca vatandaşımızın yaşam standartlarını her geçen gün daha da kötüleştirmektedir. Bu süreçte, kemer sıkmak gibi zorluklar her zaman olduğu gibi vatandaşa bırakılıyor. İşçiler, emekliler, esnaf, çiftçi; herkes bu kötü gidişatın bedelini ödemek durumunda. Ancak, Saray’da savurganlık son bulmuyor” şeklinde konuştu.
Kış, sözlerini şu şekilde noktaladı: “Saray’da durum tamamen farklı. Hükümet, halktan gelen yardım çağrılarını duymazdan geliyor, görmezden geliyor. Tasarruf yapmayı vatandaştan beklerken, kendi lüksünden vazgeçmiyor. Ancak unutmamalıyız ki, gerçek saygınlık, halkın refahıyla, yaşam kalitesiyle ve ekonomik güvenliğiyle ölçülür. Halkın sırtına yüklenen bu ekonomik yük, bir an önce hafifletilmeli, Saray’daki israf son bulmalıdır.” dedi.