CHP Grup Başkanvekili ve Mersin Milletvekili Ali Mahir Başarır, İzmir’de düzenlediği basın toplantısında körfezdeki kirlilik durumuna dikkat çekti. Başarır, “Körfezdeki kirlilik İzmir’e yakışmıyor ve İzmir halkı bu durumu hak etmiyor” ifadelerini kullandı. Ayrıca, bakanlıkların ve belediyelerin iş birliği yaparak bu sorunu çözmeleri gerektiğini vurguladı.
Başarır, İzmir’in körfez sorununa ayna tutarak, temizliği yanı sıra koku ve çevreye zarar veren unsurların da ortadan kaldırılması gerektiğini belirtti. Sorunun uzun yıllardır biriktiğine dikkat çeken Başarır, önceki dönemdeki ihmalin altını çizdi. Geçmişteki başarısızlıklara rağmen bu dönemde hep birlikte çözüm üretileceğine inandığını ifade etti.
Başarır, yaşanan bu durumun aynı zamanda bakanlıkların da ötelemesiyle sürdüğünü dile getirdi. Bu bağlamda, kirliliğin çözülmesi ve körfezin eski temizliğine kavuşması için gerekli adımların atılacağına yönelik bir umut verdi.
Körfezde meydana gelen balık ölümlerine de değinen Başarır, kirliliğin o bölgedeki ekosistem ve yerel halk üzerinde yaratacağı olumsuz etkileri vurguladı. İzmir’in bu tür sorunlar yaşamaması gerektiğinin altını çizen Başarır, yerel yönetimlerin bu konuda daha aktif ve etkili bir rol üstlenmesi gerektiğini ifade etti.
Toplantının devamında, hükümetin ekonomi politikalarını da eleştiren Başarır, borç rakamlarına dikkat çekerek, Türkiye’nin kötü yönetildiğini savundu. İç ve dış borçların sürekli artış gösterdiğini belirten Başarır, bu durumun halk üzerinde yarattığı ekonomik baskılara vurgu yaptı.
Yerel siyaset ve terörle ilgili açıklamalarda bulunan Başarır, bazı siyasi partilere yönelik de eleştirilerde bulundu. Hür Dava Partisi (HÜDA PAR) ile aralarında bir mesafe olduğunu söyleyen Başarır, bu tür partilerin ülkeye zarar verdiğini belirtti.
Ayrıca, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na destek veren Başarır, onun CHP tarihi açısından önemli bir figür olduğunu ifade etti. İmamoğlu’nun karşılaştığı hukuki sorunların yanlış olduğunu dile getiren Başarır, siyasi haksızlıkların halkın iradesine karşı yapılan bir darbe olarak değerlendirilmesi gerektiğini belirtti.
Son olarak, önemli bir cinayet vakasına da değinen Başarır, Türkiye’de meydana gelen Narin cinayeti üzerinden toplumun yaşadığı adaletsizliklere dikkat çekti. Bu tür olayların önlenmesi için tüm kesimlerin sesini çıkarması gerektiğini dile getirerek, yargının bağımsız functioning gerekliliğini vurguladı.