“Cumhuriyet, Bir Millet Olmanın En Güzel Meyvesi”
29 Ekim, sadece bir tarih değil, aynı zamanda bir milletin yeniden doğuşunun, özgürlüğe ve eşitliğe olan tutkunun simgesidir. Cumhuriyet Bayramı, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun yıldönümü olarak her yıl coşkuyla kutlanır. Bu özel günde, geçmişimize saygı duruşunda bulunurken geleceğe dair umutlarımızı yeşertir, birlik ve beraberliğimizi taze tutarız.
Cumhuriyet, bize bağımsızlığın, demokrasinin ve çağdaş uygarlık seviyesine ulaşmanın kapılarını aralamıştır. Atatürk’ün önderliğinde gerçekleştirilen devrimlerle, toplumumuz köklü değişimler yaşamış, kadın-erkek eşitliği, eğitimde fırsat eşitliği gibi temel haklar kazanılmıştır. Cumhuriyet, sadece bir yönetim sistemi değil, aynı zamanda bir yaşam biçimidir. Bize düşen, bu mirası koruyarak gelecek nesillere aktarmaktır.
Ancak, Cumhuriyet’in kazanımlarını korumak hiç de kolay değildir. Ülkemiz, içinden geçtiği zorlu süreçlere rağmen, Cumhuriyet’in temel değerlerine bağlı kalarak geleceğe umutla bakmaktadır. Bu süreçte, birey olarak sorumluluklarımızı bilerek, haklarımızı kullanırken aynı zamanda görevlerimizi de yerine getirmeliyiz.
Cumhuriyet Bayramı, sadece törenlerle sınırlı kalmamalı, aynı zamanda içimizde bir bilinç uyandırıcı olmalıdır. Bu bilinçle hareket ederek, ülkemizin daha da gelişmesi için çalışmalı, birlik ve beraberliğimizi güçlendirmeliyiz.
Bu vesileyle, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, Cumhuriyet için canlarını veren tüm şehitlerimizi rahmetle anıyor, tüm vatandaşlarımızın Cumhuriyet Bayramı’nı kutluyorum.
Unutmayalım ki, Cumhuriyet bir miras değil, emanettir.