Türk Diş Hekimleri Birliği 22 Kasım Diş Hekimliği Günü nedeniyle Türkiye’de diş hekimliğiyle ilgili sorunlara dikkat çekti.
Türk Diş Hekimleri Birliği (TDB), Hekim Birliği, Hekim-Sen ve Kamu Diş Hekimleri Derneği iş birliğiyle 18-24 Kasım tarihlerinde kutlanan Toplum Ağız Diş Sağlığı Haftası ve 22 Kasım Diş Hekimliği Günü vesilesiyle bir basın toplantısı düzenledi. Bu etkinlik, diş hekimliği alanında var olan problemleri gündeme taşımak amacıyla gerçekleştirildi.
Toplantıda söz alan TDB Başkanı Fatih Güler, Türkiye’de halkın diş hekimine gitme sıklığının oldukça düşük olduğunu vurguladı. Güler, muayene sürelerinin yalnızca 10-20 dakika olması nedeniyle nitelikli hizmet sunulamadığını belirtti. Uzun muayene sürelerinin sağlık hizmetinin kalitesi açısından büyük bir önem taşıdığını ifade etti.
Toplantı, TDB genel merkezinde yapıldı ve burada Güler, Türkiye’deki diş hekimlerinin karşılaştığı sorunları dile getirdi. Eğitim fakültelerinin sayısını ve fiziksel, niteliksel koşullarını ele alarak, diş hekimlerinin genel sıkıntılarına ve taleplerine de değindi. Özellikle genç diş hekimlerinin yurt dışına göç ettiği konusunu gündeme getirdi. Güler, 2020 yılında yurt dışına gitmek için iyi hal belgesi almak üzere başvuran diş hekimi sayısının 27 olduğunu, bu sayının 2021’de 23, 2022 yılında 210, 2023’te ise 416’ya yükseldiğini açıkladı. 2024 yılı için ise 264 başvuru olduğu ve gelecek yıl bu sayının artması bekleniyor. “Bugün daha 7 hekimin iyi hal belgesini imzaladım” diyerek durumu somutlaştırdı.
Türkiye’de tıp fakültesi olmayan 11 diş hekimliği fakültesinin bulunduğunu açıklayan Güler, ayrıca ‘dekanı olmayan 12 fakülte’ ve bünyesinde profesör bulunmayan 8 fakültenin var olduğunu belirtti. Bu durum, diş hekimliği eğitim sisteminin kalite sorunlarını ortaya koydu ve bu alanda yapılması gereken iyileştirmelerin önemini bir kez daha gözler önüne serdi.
BÜTÇEDEN AYRILAN PAY YETERSİZ
Güler, konuşmasında kamu bütçesinden sağlığa ayrılan payın yetersiz olduğunu da vurguladı. Bütçeden koruyucu ağız diş sağlığı hizmetine ayrılan payın yüzde 3’ü bulmadığını söyleyen Güler, bu oranın artırılması gerektiğini belirtti. Ayrıca, diş hekimliği politikalarına yönelik daha fazla kaynak aktarılması gerektiğinin altını çizdi. Aile Diş Hekimliği sisteminin başladığı gibi devam etmediğini, diş fırçası ve diş macunu kullanımında birçok ülkenin gerisinde kalındığını da ifade etti. Meslek dışı kişilerin ağız diş sağlığı kuruluşlarına ortak olmaması gerektiğini belirtti.
