İsrail’in başkenti Tel Aviv’de, zorunlu askerlik karşıtı bir gösteri düzenleyen Ultra Ortodoks Yahudi grubu Harediler, polisin müdahalesiyle karşılaştı. Olay, The Times of Israel gazetesinin haberine göre, Haredilerin, Tel Aviv yakınlarındaki bir askere alma merkezinin önünde eylem yapmasıyla başladı.

Ultra Ortodoks Yahudiler, İsrail ordusu tarafından askere çağrılmalarına rağmen, geleneklerine ve inançlarına dayanarak askere gitmeyi reddettikleri için yeniden “orduya katılma emri” uygulamasını protesto ettiler. Gösterinin merkezi, Tel Aviv yakınlarındaki askere alma merkezi oldu; burada toplanan Harediler, protesto için bir araya geldiler.

Ancak, rekrutasyon ofisi önünde toplanan protestocular, yolları kapatmaya çalışınca, İsrail polisi eylemcilere müdahalede bulundu. Bu esnada, polisle protestocular arasında arbede yaşandı ve bazı eylemcilerin tartaklandığı bildirildi. Gruptakilerin genel olarak, “askere gitmektense ölüm daha iyi” şeklinde sloganlar attıkları aktarıldı.

Haredilerin askere gitmemesi, İsrail’de uzun bir süredir tartışılan bir konu. Haredi erkeklerinin zorunlu askerlikten muaf tutulup tutulmamasıyla ilgili son gelişme, 25 Haziran 2025 tarihinde meydana geldi. O tarihte, İsrail Yüksek Mahkemesi, Haredilerin askerlikten muaf tutulmasının yasal bir dayanağının bulunmadığını belirtti ve askerliğe uygun olan Haredi bireylerin göreve alınması gerektiğine karar verdi.

Bu hukuki kararın ardından, 15 Kasım 2025’te İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz, ordunun 7 bin Haredi bireyi askere çağırma kararını onayladı. Haredi topluluğu, nüfusun yaklaşık yüzde 12’sini oluşturarak, zorunlu askerliğe karşı duruyor ve hayatlarını Tevrat çalışmaları ile dini yaşama adadıklarını ifade ediyorlar. Fakat, İsrail yasalarına göre, 18 yaşını dolduran her bireyin zorunlu askerlik hizmetini yapması gerektiği belirtiliyor. Bu durum, Haredilerin durumunu daha fazla tartışmaya açarken, ülkedeki toplumsal gerilimlerin de artmasına sebep oluyor.

Haredilerin askere alım süreci ve bu sürecin getirdiği sosyal çatışmalar, İsrail toplumunun çeşitli kesimleri arasında derin bir bölünmeye yol açıyor. Kimileri Haredilerin muafiyetini savunurken, diğerleri adaletin sağlanabilmesi adına bu uygulamanın gözden geçirilmesi gerektiğini düşünüyor. Bu gibi olaylar, İsrail’in politik ve toplumsal dinamiklerini etkilemenin ötesinde, uluslararası kamuoyunun da dikkatini çekmeye devam ediyor.

Kaynak: AA