İstanbul’un yeni kültürel merkezlerinden biri olan Kocamustafapaşa’da yer alan Bulgur Palas, dünya çapında tanınan fotoğraf ajansı Magnum’un önemli bir sergisine ev sahipliği yapmaktadır. Bu sergi, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) işbirliği ile düzenlenen “Magnum İstanbul’da: İnsan Hakları-Olanlar Olmayanlar” adlı sergidir. 10 Aralık’ta, yani Dünya İnsan Hakları Günü’nde resmen açılan bu sergi, 10 Haziran’a kadar fotoğrafseverleri ağırlamaya devam edecek. İBB Miras tarafından restore edilerek İstanbul’a kazandırılan bu tarihi yapı, içinde barındırdığı kütüphane ve kafesiyle ziyaretçilerine büyüleyici bir İstanbul manzarası sunmaktadır.
Hafta içinde düzenlenen bir basın gezisine İBB Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat ve İBB Kültür Varlıkları Daire Başkanı Oktay Özel de katıldı. Basın mensupları, sergiyi gezerek fotoğrafları inceledi. Bu etkinlik sırasında, gençlerin sergi alanında ücretsiz olarak ders çalışabilme imkanı da bulunmaktaydı.
1947 yılında 2. Dünya Savaşı’nın sonrasında kurulan Magnum Ajansı; savaş fotoğrafçıları olan Robert Capa, Henri Cartier-Bresson, George Rodger ve David “Chim” Seymour tarafından, insan ve fotoğrafçı olarak kendi bağımsız doğalarını yansıtma amacıyla hayata geçirilmiştir. Ajansın tarihine baktığımızda; bir yıl sonra, yani 1948’de ilan edilen Milletler İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nde yer alan 30 maddenin her biri, serginin temasını oluşturmaktadır. Toplamda 90 fotoğraftan oluşan sergide, Magnum’un ilk Türk fotoğraf sanatçısı üyesi Emin Özmen’in küratörlüğünde, dünyanın en ünlü 45 fotoğrafçısının tarihe damga vurmuş imajları da yer almaktadır.
TARİHE GEÇMİŞ KARELER
Serginin içeriğinde; eşitlik, özgürlük, yaşama hakkı ve seyahat etme özgürlüğü gibi önemli maddelerle ilgili fotoğraflar bulunmaktadır. Sergideki fotoğrafların büyük bir kısmı trajik ve dramatik anları gözler önüne sererken; bu baskılar, insan hakları alanında tarih boyunca yaşanan mücadelelerin izlerini taşımaktadır. Ziyaretçiler, sergi alanında dolaşırken fotoğrafların yanındaki notlara ve fotoğrafçıların isimlerine dikkat ederek, bu eserlerin daha derin anlamlarını kavrayabilirler.
Bu sergi, ayrıca “21. yüzyılda insan hakları” konusunu tartışmaya açarak, izleyicilere günümüzdeki insan hakları sorunları hakkında düşünme fırsatı vermektedir. Dolayısıyla, Bulgur Palas’taki bu sergi yalnızca bir fotoğraf sergisi olmanın ötesinde; insan hakları mücadelesinin ne denli önemli ve güncel bir konu olduğunu gözler önüne sermektedir.
