Birleşmiş Milletler (BM) Sözcülük Ofisi, Azerbaycan ile Ermenistan arasında yapılacak barış anlaşmasıyla ilgili önemli bir yazılı açıklama gerçekleştirdi. BM Genel Sekreteri António Guterres, taraflar arasında barış anlaşması metni üzerinde sağlanan uzlaşmayı memnuniyetle karşılarken, kaydedilen ilerlemenin de teşvik edici olduğunu vurguladı. Guterres, iki ülke arasındaki normalleşme sürecinin tüm devam eden sorunları çözme girişimlerine güçlü bir destek sunduğunun altını çizdi.
Azerbaycan Dışişleri Bakanı Ceyhun Bayramov, son günlerde gerçekleştirilen müzakerelerin sonucunda Ermenistan ile imzalanacak barış anlaşması metninin tamamlandığını duyurarak, bu gelişmenin bölgede barışın sağlanmasına yönelik önemli bir adım olduğunu ifade etti. Barış anlaşmasının içeriği hakkında detaylı bilgi verilmemekle birlikte, müzakerelerin olumlu sonuçlanması, iki ülke arasında gerginliğin azaltılmasına ve kalıcı barış ortamının oluşmasına katkı sağlayacağının ümitlerini artırdığı görülüyor.
Bu tür diplomatik gelişmeler, özellikle uzun yıllardır devam eden Azerbaycan-Ermenistan arasındaki çatışmaların sona erdirilmesi açısından büyük bir öneme sahip. Guterres’in açıkladığı gibi, tarafların normalleşme çabaları, bölgedeki istikrarı artırmak ve taraflar arasındaki ilişkilere olumlu bir katkı sağlamak adına kritik bir mesafe kat edildiğini ortaya koyuyor. Barış anlaşması, tarafların birbirlerine yönelik askeri ve politik eylemlerini durdurmasıyla birlikte, ekonomik ve sosyal kalkınma için de bir fırsat yaratabilir.
Tarafların sağladığı uzlaşı, yalnızca iki ülke arasındaki ilişkilerin geliştirilmesi açısından değil, aynı zamanda bölgesel güvenlik ve işbirliği bağlamında da önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Ermenistan ve Azerbaycan, 2020 yılında yaşanan Dağlık Karabağ çatışmalarının ardından, bölgedeki barış ve güvenliği sağlamak amacıyla birçok kez masaya oturdu. Bu süreçte, çeşitli uluslararası aktörlerin de arabuluculuğu söz konusu oldu, bu da müzakerelerin ilerlemesi açısından kritik bir rol oynadı.
Ayrıca BM Genel Sekreteri Guterres’in destek mesajları, uluslararası toplumun konuya olan duyarlılığını ve barış arayışına verdiği önemi de ortaya koyuyor. Tarafların geçmişte yaşanan olumsuzlukları bir kenara bırakarak, geleceğe yönelik işbirliği yapmaya yatkın olmaları, barışın kalıcı hale gelmesine katkıda bulunabilir. Ermenistan ve Azerbaycan halkları için barış, yalnızca siyasi bir çözüm değil, aynı zamanda günlük yaşamlarının normalleşmesi ve ekonomik yönden kalkınmaları için bir gereklilik olarak öne çıkıyor.
Tüm bu gelişmeler, hem iç siyaseti hem de dış politikayı etkileyen bir ortamda yaşandığı için, her iki ülkenin liderleri için önemli bir sınav teşkil ediyor. İlerleyen süreçte, anlaşmanın detaylarına dair netleşen bilgiler, bölgede kalıcı barışın sağlanıp sağlanmayacağı hususunda belirleyici olacaktır. Bunun yanı sıra, Birleşmiş Milletler gibi uluslararası kuruluşların bu süreçteki rolü, barışın sağlam bir temel üzerine inşa edilmesi açısından kritik öneme sahip.
