USD42,96
%0.07
EURO50,54
%0.15
BIST11.293,11
%0.65
Petrol61,51
%0.29
GR. ALTIN5.970,33
%-0.38
BTC3.805.186,85
%0.13
İstanbul
Ankara
İzmir
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Aksaray
Amasya
Antalya
Ardahan
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bartın
Batman
Bayburt
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Düzce
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkâri
Hatay
Iğdır
Isparta
Kahramanmaraş
Karabük
Karaman
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırıkkale
Kırklareli
Kırşehir
Kilis
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Mardin
Mersin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Osmaniye
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Şırnak
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yalova
Yozgat
Zonguldak
  1. Haberler
  2. Gündem
  3. Suriye’de Alevilere Yönelik Şiddet Artıyor!

Suriye’de Alevilere Yönelik Şiddet Artıyor!

featured
Thousands of Syrians break down fences and coming from illegal way from Tal Abyad after they heard Kurdish fighters are coming near the Turkish Akcakale crossing gate in Sanliurfa province, on June 14, 2015. Turkey said it was taking measures to limit the flow of Syrian refugees onto its territory after an influx of thousands more over the last days due to fighting between Kurds and jihadists. Under an "open-door" policy, Turkey has taken in 1.8 million Syrian refugees since the conflict in Syria erupted in 2011. AFP PHOTO / BULENT KILIC
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Dünya Üç Maymunu Oynadı: Suriye’den Gelen Korkutucu Haberler

Dünya, Suriye’deki duruma karşı adeta üç maymunu oynadı. Haftalarca dilini yitiren, görmeyen ve duymayan bir dünya ortamında, tehditler ve tehlikeler büyüdü. Nihayet, Suriye’de toplu katliama girişildiğinde sessizlik sona erdi. Bu duruma tepki olarak, Türkiye ve Avrupa’daki Alevi örgütlenmeleri ile sivil toplum kuruluşlarının çabaları bir miktar karşılık buldu ve Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, Lazkiye ve Tartus illerinde yaşanan şiddet olaylarını kınayarak, HTŞ yönetimini tüm Suriyelilere ayrım gözetmeksizin korumaya çağırdı.

Konseyin açıklamasında, sivil altyapıyı hedef alan saldırıların kınanmasının yanı sıra Suriye genelinde insani yardımların hızla artırılması gerektiği vurgulandı. Ayrıca, sivillere yönelik şiddet eylemlerinin faillerinin hesap vermesi için hızlı, şeffaf, bağımsız, tarafsız ve kapsamlı soruşturmalar yürütülmesi önerildi. Bunun yanı sıra, “yabancı terörist savaşçıların oluşturduğu tehdide karşı kararlı önlemler alınması” talep edildi.

Alevilere Yönelik Şiddet: Devam Eden Vahşet

Lazkiye ve Tartus bölgesinde Alevilere yönelik şiddet olaylarında bir nebze azalma yaşanmış olsa bile, katliamların devam ettiğine dair haberler sıklıkla gelmektedir. Cihatçı grupların kendileri tarafından çekilen vahşet videoları, göç gösterisi, korkutma ve sindirme amaçlı olarak servis edilmektedir. Bu videolarda katliamın gerekçesi olarak sorulan tek bir soru dikkat çekmektedir: “Alevi misin, Sünni misin?” Cihatçılar, “Aleviyim” cevabını aldıklarında, genç yaşlı, kadın erkek demeden öldürüyor, işkence ediyor ve onur kırıcı davranışlarda bulunmaktadırlar. Dini motivasyonları ve fetvalarını benimsedikleri din adamları, Alevilerin katlini vacip görüyor.

Dolayısıyla katledilenlerin, yaygın olarak propaganda edilen “Esat artıkları” ile bir ilgisi bulunmamaktadır. Birleşmiş Milletler’e göre, öldürülenlerin çoğu yakın mesafeden ateşle öldürülmüştür ve resmi rakam 1383 olarak belirtilmiştir. Ancak, katledilenlerin sayısının bu rakamın çok daha üzerinde olduğu bilinmektedir.

HTŞ Yönetimi ve Cihatçı Gruplar

HTŞ yönetimi, katliamı kontrol dışı grupların gerçekleştirdiğini iddia ederek, sorumluluktan kurtulmaya çalışmaktadır. Birleşmiş Milletler de “yabancı savaşçılara karşı önlem al” çağrısında bulunmaktadır. Irak’ta sayısız toplu Şii katliamında imzası bulunan Colani, şimdi devlet başkanı olarak, içinden geldiği cihadist geleneğin mensuplarını ne kadar kontrol edeceği büyük bir muamma. Cihatçı gruplara karşı etkin önlemler alma konusunda gerçekten irade sahibi olup olmayacağı da tartışmalı.

Yeni Anayasa Taslağı ve Tepkiler

Sonunda, cihatçı grupların cinsinden “mış gibi” yaparak dış dünyanın yaptırımlarından kurtulma çabaları gündeme geldi. Colani, hiçbir meşruiyete veya kapsayıcılığa ihtiyaç duymadan kendisini cumhurbaşkanı ilan etti ve diyalog toplantıları düzenledi. Ancak bu toplantılarda yalnızca kendi gibilerle bir araya geldi. Nihayetinde, bir komisyon tarafından hazırlanan 53 maddelik anayasa taslağını duyurdu. Ancak bu taslak, Suriye’nin etnik, dinsel ve kültürel çeşitliliğine uygun bir temsiliyeti sağlayamadı.

Anayasanın dikkat çeken ikinci maddesinde, “Cumhurbaşkanının dini İslam olup, yasamanın temel kaynağı İslam fıkhıdır.” ifadesiyle Suriye’nin seküler yapısını tehdit eden bir yaklaşım sergilendi. İnanç özgürlüğünün korunması gerektiğine yer verilmesi yanıltıcı görünmektedir; çünkü bu maddede geçen “semavi” tanımlaması, Alevilere ve Dürzilere karşı açıkça bir ayrım yaratmaktadır. Dürziler, seküler bir düzen isterken; Kürtler, etnik çoğulculuk sağlanamadığını vurgulamaktadır. Cihatçı gruplar ise şeriat yasalarının tek kaynak olmasını talep etmektedirler. Suriye’nin seküler yapısının korunmasına dair tartışmalar ise cihatçı gruplar arasında devam etmektedir.

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
Suriye’de Alevilere Yönelik Şiddet Artıyor!
Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Girdap Haber ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!