29 Ekim 2023 tarihinde, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasını protesto eden bir grup, Antalya Cumhuriyet Meydanı’nda toplandı. Akşam saatlerinde başlayan eylem, katılımcıların yoğun arzusu ve tepkileriyle daha da büyüdü. Protestocular, İmamoğlu’nun tutuklanmasını ‘hukuksuzluk’ olarak nitelendirerek, adalet talep ettiler. Gösterinin amacı, İmamoğlu’na destek olmak ve Türkiye’deki adalet sistemine dikkat çekmekti.
Göstericiler, Cumhuriyet Meydanı’ndan hareket ederek Akdeniz Üniversitesi’nin ana giriş kapısı önüne kadar yürüdüler. Bu noktada grup, polisin uyarılarının aksine eylemlerine devam etmeyi tercih etti. Polisi hiçe sayarak dağılmayı reddeden grup, dayanışma içinde kaldıkları süre boyunca sloganlar atarak taleplerini duyurmaya çalıştılar. Protesto sırasında, katılımcılar, İmamoğlu’na olan desteklerini vurgulayan dövizler taşıdılar.
Ancak, polis ekipleri, grubu dağılmaları yönünde uyardı. Uyarılara aldırış etmeyen kalabalık, gerilimi artırarak gösterilerine devam etti. Bu süreçte, polis, kalabalığı kontrol altına almak amacıyla TOMA (Taktik Olaylara Müdahale Aracı) ile müdahalede bulundu. TOMA tarafından göstericilere su sıkılması sonucunda, protestocular polise taş fırlatmaya başladılar. Bu, olayların daha da gerginleşmesine sebep oldu.
Polisin müdahalesinin ardından, grup dağılmak zorunda kaldı. Eylem sırasında, güvenlik güçleri 15 kişiyi gözaltına aldı. Gözaltına alınanlar arasında, özellikle olaylara daha aktif katılan ve polise karşı direnç gösteren bireylerin bulunduğu belirtildi. Gözaltı işlemlerinin ardından, gerilimin biraz yatıştığı gözlemlendi. Ancak, dağılma sonrasında bile, protestocuların bazıları destek vermeye devam ederek, İmamoğlu’na olan bağlılıklarını sürdürmeye çalıştılar.
Bu olay, Türkiye genelinde adalet arayışının ve siyasi heykellerin tartışıldığı bir dönemde meydana geldi. Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanması, birçok kişi tarafından siyasi bir baskı olarak değerlendirilmektedir. Antalya’daki bu protesto, yerel ve ulusal medya tarafından şaşkınlıkla karşılandı ve sosyal medyada geniş yankı buldu. Çeşitli platformlarda, eylemin sebebi ve arka planı hakkında tartışmalar yapıldı, birçok kişi İmamoğlu’na destek vermek için benzer etkinlikler düzenleme çağrısında bulundu.
Sonuç olarak, Antalya’daki eylem, halkın adalet taleplerinin ve siyasi hareketliliğin bir göstergesi oldu. Protestoların bu şekilde organize edilmesi, Türkiye’nin siyasi atmosferinin nasıl şekillendiğine dair önemli ipuçları sunmakta. Katılımcıların motivasyonu ve kararlılığı, ilerleyen günlerde benzer gösterilerin olabileceğinin sinyallerini veriyor. Bu olay, protesto kültürünün Türkiye’de nasıl bir evrim geçirdiğini ve bireylerin toplu hareket etme isteğini de ortaya koymaktadır.