2023 yılının Ekim ayında, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasının ardından Türkiye Belediyeler Birliği’nde önemli bir gelişme yaşandı. Bu bağlamda, Ankara’da bir otelde düzenlenen seçimde Başkanvekili pozisyonu için Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar ile Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç aday olarak belirlendi. Başlangıçta gerçekleştirilen ilk ve ikinci tur oylamalarında, adayların gerekli çoğunluğu sağlayamaması nedeniyle seçim üçüncü tura taşındı. Sonunda, Zeydan Karalar, üçüncü turda 463 oy alarak başkanvekili seçildi.
Seçimin ardından bir konuşma yapan Zeydan Karalar, ülkenin zor bir dönemden geçtiğini vurguladı. “Ne yazık ki ülkemiz olağanüstü kötü günlerden geçiyor” diyen Karalar, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşundan bu yana süregelen demokrasi anlayışının tehdit altında olduğunu ifade etti. Gerek mantık gerekse demokrasi açısından kabul edilemeyecek bir süreç yaşandığını söyleyen Karalar, “Ne yazık ki doğudan batıya kadar hafta geçmiyor ki milli iradeyle seçilen bir başkanımız görevden alınmasın. Bunu asla kabul etmiyoruz” açıklamasında bulundu.
Karalar, konuşmasında ayrıca, milli iradeye yapılan müdahalelerin kabul edilemez olduğunu ve bu tür yaklaşımların siyasi arenada yer bulduğunu ifade etti. “Milletin iradesine gem vurulmaz” diyen Karalar, bu durumun Türkiye’nin demokratik yapısına büyük bir tehdit oluşturduğunu vurguladı. Konuşmasında dikkat çektiği bir diğer önemli nokta ise, tüm belediyelere eşit mesafede duracağı sözüdür. Bu, Karalar’ın görev süresi boyunca tüm belediyelerle adil bir iletişim ve işbirliği süreci yürütme yönündeki kararlılığını göstermektedir.
Zeydan Karalar’ın başkanvekili seçilmesi, Türkiye’deki yerel yönetimlerin yanı sıra siyaset arenasında da önemli bir dönüm noktası olarak değerlendirilmektedir. İmamoğlu’nun durumunun ardından yaşanan bu gelişme, Türkiye’de liderlik ve yönetim konusunda büyük bir belirsizlik yaratan bir ortamın da parçası olarak görülmektedir. Karalar’ın ifade ettiği gibi, milli iradenin göz ardı edildiği bir süreçte, yerel yönetimlerin nasıl bir rol üstleneceği büyük bir merak konusudur. Zeydan Karalar’ın eşitlikçi tutumunun nasıl bir etki yaratacağı da önümüzdeki günlerde dikkatle takip edilecek bir mesele olarak duruyor.
Sonuç olarak, bu seçim, Türkiye’nin siyasi yapısında önemli değişimlere yol açabilecek bir gelişme olarak kayda geçmiştir. Zeydan Karalar’ın görevi boyunca sergileyeceği tutum ve politikalar, sadece kendi belediyesini değil, ülke genelindeki yerel yönetim anlayışını da etkileyecek nitelikte olacaktır. Geçmişte yaşanan sorunların tekrarlanmaması adına, yerel yönetimlerin karar alım süreçlerinde daha fazla şeffaflık ve demokratik katılım sağlanması gerekmektedir.
