USD39,63
%0.08
EURO46,14
%0.15
BIST9.448,90
%0.00
Petrol67,15
%1.48
GR. ALTIN4.247,37
%0.40
BTC4.213.474,05
%0.64
İstanbul
Ankara
İzmir
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Aksaray
Amasya
Antalya
Ardahan
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bartın
Batman
Bayburt
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Düzce
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkâri
Hatay
Iğdır
Isparta
Kahramanmaraş
Karabük
Karaman
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırıkkale
Kırklareli
Kırşehir
Kilis
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Mardin
Mersin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Osmaniye
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Şırnak
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yalova
Yozgat
Zonguldak
  1. Haberler
  2. Dünya
  3. Buruk Bayram: Gelenekler ve Umutlar Değişiyor

Buruk Bayram: Gelenekler ve Umutlar Değişiyor

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

“`html

Sabahın erken saatlerinde kapı zilleri, yangın alarmı gibi sessizliğe gömüldü. Herkes evinden çıkarken, yok olan bir alışkanlık sarmaladı etrafı. Artık ne bahşiş toplamak için ev ev dolaşan Ramazan davulcularını, ne temizlik işçilerini, ne de bayramda şeker stoklayan çocukları duyabiliyorduk. Hepsi bir anda silinip gitti. Sorular kafamı kurcaladı: Onlar mı değişti, yoksa adetler mi? Hayır, ne onlar ne de adetler değişti. İşin asıl sebebi daha derindi; şartlar değişmişti.

Bir yandan toplum, üzüntü ve zorluklarla boğuşurken, bahşiş toplamak için bir araya gelmesi imkânsız hale geldi. Çocuklar o eski sevinçlerini, bayramda kapı kapı dolaşarak şeker toplamaktan uzak kalmışlardı. Çünkü şeker de yoktu ki, en azından biraz olsun çocukların yüzünü güldürebilsin. Bayram öncesi ve sonrası gelen okşayıcı şekerlerin yerini çaresizlik almıştı. Herkesin yüzü asıktı, sevinç yerini keder ve sıkıntıya terk etmişti.

Bir bayram daha geride kalmıştı; buruk bir bayramdı bu. Dostlarla değil, dertlerle baş başa kalınan bir dönemdi. Tüm bu olumsuzluklara rağmen, yine de akılda tutmak gereken şeyler vardı. Bayram gibi bayramları düşünmek; belki bir gün her şeyin eski neşesine kavuşabileceğine dair umut taşımak önemliydi. Unutulmaması gereken bir başka şey de, ‘Varsın kötü olsun durumlar, yeter ki ben kötü olmayayım!’ mottosuydu. Yaşanan olumsuzluklara rağmen, umut kapısını aralamak ve kutlu olsun demek gerekirdi.

Yüzlerdeki bu ağır yük ve dertler, toplumun bir gerçeği olarak karşımıza çıkıyordu. Ama yine de buruk bir coşkuyla geçen bir bayramda, duyguların derinliğiyle, umudun peşinden koşmayı asla bırakmamak gerekiyordu. Belki geçmişin hatıraları, yaşanan güzel bayramların anıları içindeki o sıcak duyguyu tazelemek gerekiyordu. Onların hepsi, destek mahiyetinde bir hatıra olarak kalacaktı.

Hayat, belki bazen zorlayıcı ve karmaşık olabilir, ama umudu yitirmemek, geleceği daha aydınlık hale getirmenin ilk adımıydı. Ve unutulmamalıdır ki, her bayram, her kutlama, yaşanan duygusal anların bir bütünüdür. Bu bayram da böyle geride kaldı; buruk ama yine de kutlanmaya değer bir bayram olarak. Umudumuz hiçbir zaman tükenmesin; çünkü belki bir gün yarınlar daha güzel olabilir.

“`

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
Buruk Bayram: Gelenekler ve Umutlar Değişiyor
Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir


Giriş Yap

Girdap Haber ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!