Güdül’de Yapay Zeka Şehri Projesi Toplantısı
Güdül’ün Güneyce Mahallesi’nde düzenlenen toplantıda, “Yapay Zeka Şehri” projesinin hayata geçirilmesi planlanan alanda detaylar görüşüldü. Yapay zeka destekli ulaşım, enerji sistemleri, ileri tarım teknolojileri ve sağlık uygulamaları gibi birçok unsuru içeren bu proje, geleceğin şehir yaşamını amaçlayan bir vizyon ortaya koyuyor.
Projenin fikir öncüsü olan Adem Karaveli, toplantıda yaptığı konuşmada, yerli ve milli teknolojilerle geliştirilen sistemin ulaşım, sağlık, enerji ve tarım alanlarını bütüncül bir yapı içinde entegre etmeyi hedeflediklerini ifade etti. Karaveli, bu projeyle birlikte “megakent” oluşturarak, insanların yaşadığı yerden, köye dönüşünü sağlamak için çeşitli nedenler oluşturacaklarını belirtti.
Karaveli, “Kurduğumuz bu megakenti üretimle yoğuruyoruz” diyerek, projenin sosyal ve ekonomik boyutlarına dikkat çekti. Özellikle dünyanın en iyi üniversiteleriyle iş birliği yaparak, burada tarım ve hayvancılık konularında eğitim vereceklerini vurguladı. Ayrıca, kentten köye dönüş projesi ile 10 bin dönümlük arazide gerçekleştirileceği belirtilen çalışmalar sayesinde işçi sorunlarının da çözüleceği ifade edildi.
Projede kullanılacak olan 52 ülkeden toplanan ata tohumları, Güdül’ün tarımsal potansiyelini artırmak ve yerel tarım ürünlerini canlandırmak amacıyla önemli bir yer tutuyor. Toplantıda, projeye ait ilk aşamanın maketinin sergilendiği sırada ata tohumu dikimi de gerçekleştirildi. Bu, projenin başlangıç aşamasını sembolize eden önemli bir etkinlik oldu.
Böylece, “Yapay Zeka Şehri” projesi yalnızca bir inşaat projesi olmanın ötesine geçiyor; aynı zamanda toplumsal dönüşüm ve sürdürülebilir kalkınma hedefleriyle destekleniyor. Geleceğin teknolojiyle iç içe geçmiş olan bu ekosisteminin, hem ekonomik hem de sosyal açıdan yerel halk için büyük bir fırsat olduğu düşünülüyor.
Sonuç olarak, Güdül’deki “Yapay Zeka Şehri” projesi, teknoloji ve tarımın birleşimi ile geleceğe dönük umut verici adımlar atmayı hedefliyor. Adem Karaveli’nin liderliğindeki bu girişim, sadece bir şehir inşa etme çabası değil, aynı zamanda Türkiye’nin tarımsal potansiyelini yeniden keşfetme ve yerli üretimi güçlendirme amacı güdüyor. Projenin başarısıyla birlikte, hem ulusal düzeyde hem de uluslararası alanda dikkat çeken bir model oluşturulması bekleniyor.
