USD39,73
%0.16
EURO45,88
%0.20
BIST9.203,37
%1.11
Petrol77,01
%-2.33
GR. ALTIN4.297,56
%0.15
BTC4.053.151,95
%-1.14
İstanbul
Ankara
İzmir
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Aksaray
Amasya
Antalya
Ardahan
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bartın
Batman
Bayburt
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Düzce
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkâri
Hatay
Iğdır
Isparta
Kahramanmaraş
Karabük
Karaman
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırıkkale
Kırklareli
Kırşehir
Kilis
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Mardin
Mersin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Osmaniye
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Şırnak
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yalova
Yozgat
Zonguldak
  1. Haberler
  2. Özel Haber
  3. Eski Türkiye – Yeni Türkiye: 50 Yılda Nereden Nereye?

Eski Türkiye – Yeni Türkiye: 50 Yılda Nereden Nereye?

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Eski Türkiye – Yeni Türkiye: 50 Yılda Nereden Nereye?

1970’li yılların çalkantılı Türkiye’sinden bugünün “Yeni Türkiye”sine uzanan yolculukta neler değişti, neler aynı kaldı? Girdap Haber sizin için karşılaştırmalı analiz etti.

GİRDAP/ ÖZEL HABER/ ANALİZ

Türkiye, yarım asırlık bir zaman diliminde büyük dönüşümler yaşadı. 1970’li yılların siyasi istikrarsızlık, ekonomik kriz ve toplumsal kutuplaşma ile örülü Türkiye’si; bugün yerini farklı sorunlarla boğuşan “Yeni Türkiye”ye bıraktı. Ancak geçmişten bugüne değişmeyen temel bazı meseleler, hâlâ çözüm bekliyor.

Siyaset: Koalisyonlardan Tek Adam Sistemine

1970’lerde siyasi sahne sık sık değişen koalisyon hükümetleriyle şekilleniyordu. 12 Mart 1971 muhtırası ve sokaklardaki sağ-sol çatışmaları, demokrasiyi rafa kaldıran bir anlayışı beraberinde getirmişti.

Bugünün Türkiye’si ise 2017 referandumu sonrası “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi”yle yönetiliyor. Güçler ayrılığı yerine “tek merkezli” bir yönetim yapısı hâkim. Siyasi kutuplaşma hâlâ devam ediyor ancak artık liderler ve bloklar üzerinden şekilleniyor.

Ekonomi: Kuyruklardan Kur Şoklarına

1970’lerde halk benzin ve yağ kuyruklarında beklerken, Türkiye dışa kapalı bir ithal ikameci ekonomiyle var olmaya çalışıyordu. Yüksek enflasyon, döviz darlığı ve temel ihtiyaçların eksikliği yaygındı.

Bugünse tüketim odaklı büyüme modeliyle ekonomi farklı bir krizle yüzleşiyor: Döviz kuru baskısı, enflasyonun yükselişi, derinleşen gelir uçurumu ve eriyen orta sınıf. Ancak dijital ekonomi, savunma sanayii ve hizmet sektörlerinde görece ilerlemeler mevcut.

Toplum: Göçten Dijitalleşmeye

1970’lerde kentleşme yeni başlıyor, köyden kente göç büyük bir dalga oluşturuyordu. Aile yapısı geleneksel, kadınların iş gücüne katılımı oldukça düşüktü. TRT’nin tek kanal olduğu medya düzeninde devletin sesi hakimdi.

Bugün Türkiye toplumsal olarak büyük dönüşüm yaşadı. Dijital çağ genç nüfusun alışkanlıklarını kökten değiştirdi. Sosyal medya alternatif bir kamusal alan haline geldi. Ancak geleneksel değerler ile modern yaşam biçimleri arasındaki gerilim hâlâ sürüyor.

Dış Politika: Ambargolardan Çok Kutupluluğa

Kıbrıs Barış Harekâtı sonrası ABD ambargosu ile sarsılan Türkiye, 1970’lerde NATO’ya sıkı sıkıya bağlıydı ve dış politika oldukça sınırlıydı.

Bugün “çok kutuplu diplomasi” anlayışıyla ABD, AB, Rusya ve Orta Doğu arasında denge kurmaya çalışan bir dış politika izleniyor. Ancak bu çaba zaman zaman uluslararası yalnızlaşma ve krizlerle sonuçlanabiliyor.

Medya: Tek Sesten Tek Ekrana

1970’li yıllarda medya devletin kontrolündeydi ama bazı muhalif gazeteler güçlü sesler çıkarabiliyordu. Gazetecilik kamuoyunda saygın bir meslek olarak görülüyordu.

Bugünün medya ortamı ise büyük oranda iktidar yanlısı sermayenin kontrolünde. Bağımsız gazetecilik alanı daralmış durumda. Öte yandan sosyal medya ve alternatif dijital mecralar “yurttaş gazeteciliği”ni doğurdu.

Sonuç: Nostalji mi, Gerçekçilik mi?

“Eski Türkiye” zaman zaman bugünkü sorunların alternatifi olarak nostaljik biçimde anılsa da, o dönemin de kendine özgü ağır problemleri vardı. “Yeni Türkiye” ise çözüm vaadiyle doğdu ancak kendi krizlerini üretti.

Asıl mesele geçmişten ders çıkararak, ifade özgürlüğünün, adaletin ve ekonomik refahın hâkim olduğu, daha demokratik ve katılımcı bir Türkiye inşa edebilmekte.

Editörün Notu:
Türkiye’nin bu değişim süreci, yalnızca siyasi iradeyle değil; halkın bilinçlenmesi, basının özgürleşmesi ve adalet mekanizmasının güçlenmesiyle mümkün olabilir. Girdap Haber olarak biz de bu sürecin bir parçası olmaya kararlıyız.

Gerçeğin Peşindeyiz…

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
Eski Türkiye – Yeni Türkiye: 50 Yılda Nereden Nereye?
Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir


Giriş Yap

Girdap Haber ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!