Çin ve Avrupa Birliği Arasında Ekonomik İş Birliği Toplantısı
Çin’in Maliye Bakan Yardımcısı Liao Min, Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Ekonomik ve Mali İşler Genel Müdürü Maarten Verwey ile AB Komisyonu Mali İstikrar, Mali Hizmetler ve Sermaye Piyasaları Birliği Genel Müdür Yardımcısı Alexandra Jour-Schroeder eşliğinde gerçekleştirilen bir toplantıda önemli konuları ele aldı. Bu toplantıda, iki tarafın makroekonomik durumu, politikaları ve G20 çerçevesinde yürütülen iş birliği konuları masaya yatırıldı.
Liao Min, özellikle AB ile mali iş birliğine verdikleri önemi vurguladı. AB ile olan iş birliğini güçlendirmek amacıyla, G20 ve diğer çok taraflı kalkınma bankaları kapsamında iş birliğini artırmayı hedeflediklerini ortaya koydu. Ayrıca, mali denetim ve hükümet alımları gibi finansal alanlarda pratik iş birliğini derinleştirme amaçlarının da olduğunu belirtti.
AB yetkilileri, toplantıda mali diyalog mekanizmasının kritik bir rol oynadığını ifade etti. Bu mekanizmanın, AB ile Çin’in makroekonomik politikaları arasında koordinasyonu artıracağı ve mali iş birliğini güçlendireceği kaydedildi. Ayrıca, Çin ile diyalog ve istişarelerin yoğunlaştırılması gerektiğine vurgu yapıldı. Bu bağlamda, eşit ve kazan-kazan anlayışına dayanan iş birliğinin yürütülmesinin önemine dikkat çekildi.
İki taraf da ikili ekonomik ilişkilerin istikrarlı ve dengeli bir şekilde gelişmesini teşvik etme hedefinde olduklarını belirtti. Özellikle, makroekonomik istikrarın sağlanmasının sadece iki taraf için değil, global ekonomi için de son derece önemli olduğu vurgulandı. Bu nedenle, iş birliğinin daha derinlemesine ve kapsamlı hale getirilmesi gerektiği ifade edildi.
Bu toplantı, Çin ve AB’nin karşılıklı iş birliğini geliştirmeyi ve mali istikrarı sağlamayı amaçlayan önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. İki tarafın da küresel ekonomik zorluklarla başa çıkmak için kollektif çaba harcamaları gerektiği, bu tür diyalogların ve iş birliklerinin devam ettirilmesinin önem arz ettiği belirtiliyor.
Sonuç olarak, Liao Min’in liderliğindeki bu toplantı, Asya ve Avrupa arasındaki mali ilişkilerin güçlendirilmesine yönelik önemli bir fırsat sundu. Britanya’nın Brexit sonrası dönemde yaşadığı ekonomik belirsizlikler, dünya genelinde ticaret dengelerini etkileyeceği için, böyle toplantıların düzenlenmesi her zamankinden daha kritik hale gelmiştir. Dolayısıyla, Çin ve AB’nin stratejik ortaklıklarının derinleşmesi, her iki tarafın da ekonomik geleceği için büyük önem taşımaktadır.