İsrail’in 7 Ekim’den bu yana Gazze’ye yönelik saldırıları devam ediyor. ABD ise bu saldırılara ilişkin görüşlerini sıklıkla dile getiriyor. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcü Yardımcısı Vedant Patel, günlük basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtladı. Patel, ağır insan hakları ihlallerinin belirlendiğini ve bu ihlallerden 5 İsrail biriminin sorumlu olduğunu belirtti. İnsan hakları ihlallerinde bulunan İsrail ordusuna ait 5 birimden 4’ünün bu ihlalleri düzelttiğini söyleyen Patel, beşinci birim olan Ortodoks Netzah Yehuda taburu için ABD yardımlarının askıya alınıp alınmayacağı konusunda karar verme aşamasında olduklarını açıkladı. Vedant Patel, bu olayların 7 Ekim’den önce yaşandığını ve hiçbirinin Gazze’de gerçekleşmediğini belirtirken, ABD’nin silah satışlarının bu olaylardan etkilenmeyeceğini dile getirdi.
ABD’nin yasaları arasında yer alan Leahy Yasası, insan haklarını ihlal eden devletlere ve gruplara silah satılmasını yasaklamaktadır. ABD Dışişleri Bakanı’nın, ihlalde bulunan birimler hakkında etkili adımlar atıldığını tespit etmesi durumunda yardımların devam edebileceği belirtilmektedir. Netzah Yehuda taburu, ultra-Ortodoks Yahudiler için oluşturulan bir taburdur ve üyeleri tamamen erkeklerden oluşmaktadır. Bu tabur, Filistin karşıtı aşırı sağcı Yahudi yerleşimcilerden oluşmaktadır ve Filistinlilere karşı şiddet kullanıldığı olaylara karıştığı iddia edilmektedir.
Netzah Yehuda taburu, 12 Ocak 2022 tarihinde ABD vatandaşı Filistinli Ömer Esad’ı gözaltına aldıktan sonra ölümüne sebebiyet verdiği iddialarıyla gündeme gelmişti. ABD, bu olayın ardından taburun faaliyetlerini yakından takip etmeye başlamıştı. Batı Şeria’da Filistinlilere karşı uyguladığı şiddet nedeniyle tabur, Golan Tepeleri’ne taşınmıştı. Haaretz gazetesinde yer alan habere göre, Filistinli sivillere karşı gösterdiği şiddetle tanınan bu tabur, Batı Şeria’dan Golan Tepeleri’ne geçmişti.
ABD’nin İsrail’e yönelik bu adımlarının, insan hakları ihlallerine karşı duyarlı bir politika izlemeye çalıştığını göstermektedir. Vedant Patel’in açıklamaları ve ABD’nin bu tür ihlaller karşısındaki tutumu, uluslararası alanda dikkatleri üzerine çekmektedir. İsrail’in ise bu duruma nasıl yanıt vereceği ve Ortodoks Netzah Yehuda taburu hakkında alınacak kararlar ise merak konusu olmaya devam etmektedir.
