ABD’nin İkinci Dünya Savaşı’nın Pasifik muharebelerinde 6 Ağustos 1945’te Japonya’nın Hiroşima kentine ve üç gün sonra 9 Ağustos’ta Nagazaki’ye atom bombası atmasının üzerinden 79 yıl geçti. Bu tarihi olay, dünya tarihinde önemli bir dönüm noktası olarak kabul edilir.
İlk olarak, ABD’nin “B-29” tipi uçağı, 6 Ağustos 1945’te 08.15’te, “küçük çocuk” (little boy) isimli bombayı 255 bin kişinin yaşadığı Hiroşima’ya bıraktı. Hiroşima’nın yüzde 70’ini yok eden 13 bin TNT kuvvetindeki uranyum katkılı bomba, 1,5 kilometre çapındaki alanda her yeri dümdüz etti. Şehirdeki 90 bin binanın 60 binden fazlası yerle bir oldu. Bombanın merkezinde 3 bin santigrat derece ısı oluşurken ilk aşamada 80 bin, 1945 yılının sonuna doğru ise 200 bin insan öldü. Çok sayıda kişi tıbbi destek alamadan hayatını kaybetti. Hiroşima’ya yardıma gidenler de patlama sebebiyle oluşan radyoaktif yağmura maruz kalarak yaşamını yitirdi.
İkinci paragrafa geçtiğimizde, ABD, Hiroşima’dan 3 gün sonra, 9 Ağustos 1945’te saat 11.02’de Nagazaki’ye “şişman adam” (fat man) isimli bombayı attı. O dönem nüfusu 240 bin olan Nagazaki’de 74 bin kişi öldü, şehirdeki binaların yüzde 36’sı tamamen yok oldu. Japon yetkililere göre, atılan iki atom bombası nedeniyle toplamda yaklaşık 500 bin kişi yaşamını yitirdi. Japonya’da atom bombasından sonra hayatta kalanlara “hibakuşa” ismi verildi. Bombalar, hibakuşaların vücudunda başta kanser olmak üzere tedavisi zor şekil bozukluğu, ileri düzey yanıklar ve sakatlık gibi hastalıkların yanı sıra uzun süreli psikolojik çöküntülere yol açtı. Bu korkunç olaylar, dünya tarihinde unutulmayacak bir iz bıraktı. Sonuç olarak, atom bombalarının etkileri, insanlığın üzerinde hala derin bir etki bırakmaktadır.