AÜ Kök Hücre Enstitüsü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Haydar Ankışhan öncülüğünde geliştirilen yapay zeka destekli bir uygulama, genellikle son evrede teşhis edilen akciğer kanserinin erken aşamada tespit edilmesini amaçlıyor. Bu proje, birçok farklı disiplinin bir araya getirilmesiyle hayata geçirilmiş olup, akciğer kanserinin erken tanısında büyük umut vadediyor.
AÜ Tıp Fakültesi İbni Sina Hastanesi’nde basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Doç. Dr. Ankışhan, akciğer kanserinin genellikle ilerleyen evrelerde fark edildiğine ve bu durumun hastaların hayatını kaybetmesine neden olabileceğine dikkat çekti. Erken teşhisin önemine vurgu yapan Ankışhan, “Çalışmamızda ses yapısı, akciğerin anatomik yapısı ve kan dolaşım sistemlerini analiz ederek, ‘Ses akciğer kanseriyle ilgili bilgi verebilir.’ dedik. Bunun üzerine yoğunlaştık ve yaklaşık 1,5 yıllık çalışmalarımızın ardından akciğer kanserinin erken evresinde, yüzde 90’ın üzerindeki bir doğruluk oranıyla teşhis edilebileceği sonuçlarına ulaştık.” şeklinde bilgi verdi.
Uygulamanın çalışma mekanizması hakkında da bilgiler paylaşan Doç. Dr. Ankışhan, “Doğal ortamda kaydedilen sesleri, belirli sinyal işleme ve yapay zeka teknikleriyle birleştiriyoruz. Geliştirdiğimiz yapay zeka yöntemleriyle eğitim süreci gerçekleştirip verilerin anlamlılık düzeyini inceliyoruz. Bu şekilde belirli ses değişikliklerini tespit ederek, akciğer kanseri olabileceğini değerlendirebiliyoruz.” dedi.
Doç. Dr. Bülent Mustafa Yenigün de çalışmada yer alarak akciğer kanseri tedavisindeki erken teşhisin kritik önemini vurguladı. Yenigün, daha düşük maliyetli ve hastaların görüntüleme yöntemleriyle maruz kaldığı zararı en aza indiren bir çözüm aradıklarını belirterek, “Çalışmamızı 50 hasta ve 50 sağlıklı kişiyle gerçekleştirdik. Her bir hastanın ses analizi için 2 dakikalık bir konuşma metni hazırlandı ve bu metin üzerinden sesler kaydedildi. Elde edilen istatistiksel çalışma, yüzde 90 hatta yüzde 92’ye varan doğruluk payı gösteriyor.” şeklinde konuştu.
Yenigün, çalışma grubunun sayıca az olduğunu belirterek, “İleride daha büyük gruplar toplandığında çok daha düşük hata paylarıyla daha kesin sonuçlar elde edileceğini düşünüyorum.” ifadelerini kullandı. Ayrıca, uygulamanın akciğer kanseri konusunda ses değişikliklerini saptadığını da vurguladı. Süreç boyunca akciğerlerdeki kitlelerin ses oluşum mekanizmalarını etkilediğini belirten Yenigün, “Ses değişiklikleri, bir kitle görünümünün olduğu ve bunun patolojik bir akciğer kanseri olabileceğinin uyarısını veriyor.” şeklinde sözlerini sürdürdü.
Son olarak Yenigün, uygulamanın hayata geçiş tarihi hakkında tahminlerini de paylaşarak, “Eğer veri datası toplamakta başarılı olabilirsek, 2-3 yıl içinde uygulamanın bir tarama programı haline gelmesi mümkün olabilir.” dedi. Ancak hukuksal ve mediko-legal durumların geçmesi gerektiğini de sözlerine ekledi. Yakın bir gelecekte, 1-2 sene içerisinde uygulamanın kullanıma sunulabileceğini düşündüğünü ifade etti.