Bursa’nın Kestel ilçesinde yaşanan zirai don olayı, pek çok incir üreticisini olumsuz etkiledi. Bu durumu yerinde incelemek amacıyla Kestel’e giden Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) milletvekili Nurhayat Altaca Kayışoğlu, mağdur olan çiftçilerle bir araya geldi. Altaca Kayışoğlu, burada yaptığı açıklamada Bursa’nın kara incirinin çok değerli ve coğrafi işaretli bir ürün olduğunu vurguladı. Kestel’de yaklaşık 30 bin civarında kara incir üretildiğini belirten Kayışoğlu, bu ürünün geçmişte İngiltere Kraliçesi tarafından da özellikle tercih edildiğini ifade etti.
Ancak yaşanan don olayı sonrası, kara incirlerin zarar gördüğünü ve artık bu ürünlerin bir daha büyüyüp yetişme şansının kalmadığını dile getirdi. Tarım Bakanlığı’nın, don olayı sonrası meydana gelen zararlar arasında kara inciri kapsam dışı bıraktığını söyleyen Altaca Kayışoğlu, bu durumdan dolayı Bursa’daki tüm kara incir üreticilerine zararların derhal giderilmesi gerektiğine dair çağrıda bulundu.
Ziraat Odası Başkanı Eyüp Kılıç da Kayışoğlu’nun açıklamalarına destek vererek, bu durumun sorumlu kişiler tarafından ele alınması gerektiğini ifade etti. Kılıç, çiftçilerin çektiği sıkıntılara karşı daha fazla duyarlılık gösterilmesi gerektiğini belirtti. Çiftçilerin zararlarının karşılanması konusunda Tarım Bakanlığı’nın kararlarının yetersiz olduğuna dikkat çeken Kılıç, “Bizim elimizde tarım ilçelerinin raporları var; ancak Tarım Bakanlığı, kara inciri ve Trabzon hurmasını zarar kapsamından çıkardı” dedi.
Kılıç, bu bağlamda çiftçilerin yaşadığı ekonomik zorlukları gözler önüne serdi. Kestel’de toplamda 450 dönüm Trabzon hurması ve 2.500 dönüm siyah incir bahçesi bulunduğunu açıklayan Kılıç, alternatif üretim yapmaya çalışsalar bile, sonuç olarak bu çabaların karşılığını alamadıklarını ifade etti. Çiftçilerin zor durumda olduğunu belirten Kılıç, “Senin teşekkür etmen gerekiyor bize ama sen ne yapıyorsun benim elimi kolumu bağlıyorsun” diyerek kendi durumunu eleştirdi.
Kılıç, Türkiye’nin tarımsal üretime olan bağımlılığının arttığını, bu nedenle çiftçilerin korunmadığı takdirde yarın daha ciddi sorunlar yaşanabileceğini belirtti. “Bir kilo buğdaya muhtaç olduk, yarın bir tane meyveye de muhtaç olacak bu ülke. Yarın çocuklarımıza verecek bir hesabımız olur,” sözleriyle çiftçilerin gelecekteki kaygılarını dile getirdi.
Sonuç olarak, Kestel’de yaşanan don olayı ile birlikte, incir üreticilerinin durumu ciddi bir şekilde tartışma konusu oldu. Tarım politikalarının ve çiftçi desteklerinin yeteri kadar etkili olmadığı bu koşullar altında, çiftçilerin yalnız bırakılmaması gerektiği vurgulanıyor. Kestel’de yaşanan bu durum, Türkiye genelinde tarım sektörüne dair sorunların da bir yansıması olarak değerlendirilebilir. Bu nedenle, ilgili kurumların ve yetkililerin duruma acil müdahale etmesi gerektiği öne sürülüyor.
