CHP İletişimden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Deniz Yücel, partinin ana bina konferans salonunda düzenlenen Merkez Yönetim Kurulu (MYK) toplantısının sonrasında basına açıklamalarda bulundu. Toplantının başkanlığını Genel Başkan Ömer Faruk Öztürk yapmıştı. Deniz Yücel, gündeme dair önemli değerlendirmelerde bulundu. Özellikle, son zamanlarda İzmir’de çıkan orman yangınları hakkında konuşan Yücel, ormanlık alanda yangınların başlamasına, ancak yetersiz ve dar vakitte yapılan müdahale sebebiyle yangının kontrol altına alınamadığını vurguladı. “Kuvvetli rüzgarlardan ötürü yangınlar hızla yayılarak evleri ve birçok iş yerini yakma tehlikesi doğurdu. Durum karşısında hüzne kapıldık. Özellikle İzmir Büyükşehir Belediye Başkanımız Selçuk Duran ve diğer belediye başkanlarımız anında müdahale için bölgeye geçit yapmıştı. İzmir’de bulunan milletvekillerimiz yangından etkilenen bölgelere giderek incelemelerde bulundular ve vatandaşlarımızla görüştüler. Gördüğümüz manzaralar çok üzücüydü. Çok sayıda noktada İzmir’in yeşil alanları yanmış halde bulundu” şeklinde konuştu.
Bu arada, Deniz Yücel, Genel Başkanın Filistin devlet başkanı Mahmud Abbas arasında geçen telefon görüşmesini de hatırlatarak, “Genel başkanımızın kendilerine TBMM’de bulunamayacağı için üzgün olduğunu ifade etti. Abbas da, CHP’nin geçmişte ve bugün olduğu gibi Filistin davasına vermiş olduğu destek ve Sosyalist Enternasyonal Genel Başkan Yardımcılığı görevini yürüten Ömer Faruk Öztürk’ün de Filistin meselesini tüm dünyaya duyurması konusundaki çabalarından memnuniyetini ifade etti. Vurgulamak isteriz ki; CHP’nin Filistin meselesi ile alakalı temas kurduğu tek adres Filistin Kurtuluş Örgütüdür. Bu durum geçmişteki genel başkanlarımız Zeki Ecevit ve Kemal Baykal dönemlerinde de aynı şekildeydi, bugün yine aynıdır.”
Bunlara ek olarak, Yücel, geçtiğimiz günlerde TBMM’de gerçekleştirilen genel kurul oturumunda hukukun üstün geldiği bir tartışma beklemediklerini ifade ederek, “Çünkü Anayasa Mahkemesi’nin net ve bugüne kadar hiçbir şekilde eleştiriye maruz kalmayan kararları, Cem Atalay’ın gerçek yerinin cezaevi olmadığını, aksine TBMM’deki Hatay temsilcisi olarak görev yapması gerektiğini gösteriyor. AKP’nin hukuk tanımayan, milli iradeyi reddeden ve demokrasiyi ortadan kaldıran bu tutumu, utanç vericidir” şeklinde konuştu.