CAN BAYDAR “HER ŞEY GEÇER” (SONY MUSIC TÜRKİYE)
Can Baydar, adını Ankaralı rock grubu Gece’nin sesi ve gitaristi olarak duyurduğunda, “yerli ve milli” müzik akımının yükselişe geçtiği bir dönemde önemli bir figür haline gelmişti. İçinde bulunduğu toplulukla beraber bu yükselişe katkıda bulunan Baydar, dönemin ruhunu en iyi şekilde temsil eden sanatçılardan biri oldu. Topluluğun faaliyetlerini sonlandırmasının ardından Can, İstanbul’a taşınarak solo kariyerine odaklandı ve 2019 yılı itibarıyla bağımsız projeler üretmeye başladı.
İnişli çıkışlı bir süreç yaşasa da, belli bir düzeni yakalayan sanatçı, dijital platformlarda yayımladığı parçaları bir araya getirerek “Her Şey Geçer” isimli solo albümünü tamamladı. Bu albüm, kişisel gibi görünen ancak yaşadığı toplum ve dünyadaki sorunlarla kendini bütünleştiren bir eser niteliği taşıyor. Karanlık temalar içerse de, umudun ışığını da yansıtmaktan kaçınmıyor. Rock müziğin desteklediği, ruhsal bir varoluş mücadelesi olarak tanımlanabilecek bu çalışma, adeta bir sivil direniş niteliğinde.
Albüm, toplamda dokuz parçadan oluşuyor ve 28 dakikaya sığmış. Kısa fakat etkili olan bu şarkılar, modern zamanların yabancılaşmış bireylerine başka bir dünyanın mümkün olabileceğini hatırlatıyor. Müzikal olarak yenilikçi alternatif rock sound’u ile dinleyicileri kendine davet ediyor; kendine ve dinleyicisine saygı duyanlar için bir deneyim sunuyor.
SREN “BAŞKA BİR HAYAT MÜMKÜN” (TAMAR RECORDS)
2024 yılında gerçekleştirilecek Roxy %100 Müzik Günleri’nde sahneye çıkan Sren grubu, diğer katılımcılardan belirgin bir farklılık gösteriyordu. Sadakatle bağlı oldukları müzik tarzında büyük bir özveriyle performans sergileyen grup, jüriden özel ödül kazanarak dikkatleri üzerine çekmeyi başardı. Bu başarı, gruptakilerin bu işin devamlılığını sağlayacak bir kararlılığa sahip olduklarının bir göstergesi oldu. Nihayetinde, bu azmin ilk meyvesi olarak “Başka Bir Hayat Mümkün” isimli albümlerini piyasaya sürdüler.
İstanbullu grubun vokalisti Öykü Birce Boyoğlu, gitaristi Kaan Bilgin, bas ve tuşlu çalgılarında Mert Berkay Saraç, davulunda ise Ozan Köseoğlu yer alıyor. Sren, özellikle Slowdive’ın etkisi altında yetişen bir kuşağın temsilcileri arasında yer alıyor. Müziklerinin shoegaze olarak tanımlanmasına rağmen, bu tanım Sren’in sunduğu zengin çeşitliliği tam olarak yansıtmakta yetersiz kalıyor.
Albüm, 36 dakika süren dokuz parçadan oluşuyor ve her bir parçada farklı unsurlar öne çıkıyor. Ancak, sonucun bir kolektif çalışmanın eseri olduğu net bir şekilde anlaşılıyor. Bu da Sren’i özgün, güçlü ve son derece samimi bir grup yapıyor. Kısa bir süre içinde topluluk ruhunu yakalamayı başaran Sren, yarattığı atmosferle sinematografik özellikler taşıyan kendine has bir ses dünyası sunuyor. Şarkı sözleri ise hem sorgulayıcı hem de umut verici bir nitelik taşıyor.