Cem Yılmaz, Ekrem İmamoğlu’nun diplomasının iptal edilip tutuklanmasının ardından sessiz kalan ünlüler arasında yer almıştı. Ancak ünlü komedyen, Instagram hesabından yaptığı paylaşımda, “Yarın Bayram” başlığıyla düşüncelerini paylaştı. Yılmaz, “Ben canım ne zaman isterse paylaşım yaparım, halktan hiçbir farkım yoktur” diyerek, siyasetten uzak durduğunu, ancak ülkenin mevcut durumundan memnun olmadığını ifade etti. Ayrıca “Her Şey Çok Güzel Olacak” filmine ait afişi paylaşıp, “Sen giderken ben dönüyordum” şeklinde bir not bıraktı.
Cem Yılmaz’ın sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşım şöyle:
YARIN BAYRAM!
“Herkese iyi bayramlar dilerim. Günlük siyaseti bırakalı yıllar oldu, hani işini yap bırak siyaseti denen siyasetten söz ediyorum. Ama memleketimizde son 15-20 yıldır siyaset, millete hizmet yarışından ziyade, birbirini kökten yok etme, aşağılama, yıldırma ile yapılır oldu. Ülkenin normali kalmadı. Yağmur yağsa, sana mı yağıyor ulan bana yağıyor kavgası yapılıyor. Benim bildiğim ramazan da kalabalığa bir iyilik gelirdi o da yıllardır yok ortada. Yarın bayram. Dileğim alanlara çıkan onca insana kulak verilmesi ve devletin millete yasalarda yeminlerde söylendiği gibi hizmet etmesidir.”
“Bir iki merkep meşrebe de bilgi; benim menajerim yok, hiç olmadı. 30 senedir vergi mükellefiyim, maliye bir kapıdan plaket veriyor, diğer kapıdan defterine bir daha bakacağız diyor 20 senedir. Sorun yok, keşke herkese bakılsa. Ben canım ne zaman isterse paylaşım yaparım. Benim zihnimde sokaktaki vatandaştan farkım ayrıcalığım yoktur. Olsa olsa Pikaçuya gülmeyecek kadar dertli olabilirim.”
Gidişattan memnun değilim. Serseri mayın gibi ağzıma geleni söylememi isteyen deliler de dahil, hakkını isteyen herkese hakkının verilmesini istiyorum. Beni boykot etmek istiyorsanız küçük bir bilgi; ben bir şey satmıyorum sevgili kardeşim. Ben sen kazan istiyorum. Gençleri sal abi, gerçekten gerek yok. Bayram yarın.”
Cem Yılmaz’ın bu paylaşımı, sosyal medyada büyük yankı uyandırdı ve birçok kişi tarafından desteklendi. Yılmaz’ın dikkat çektiği noktaların başında, siyasetin evrilmesi ve toplumsal normların değişmesi geliyordu. Kendisinin bu konudaki düşünceleri, uzun süredir sessiz kalan bir ünlü kimliği olarak önem taşırken, halkla olan bağını korumak adına attığı adımlar da dikkatleri üzerine çekti.
Ünlü komedyenin iktidar ve muhalefet konularında kendini ifade etmesi, özellikle son dönemdeki siyasi gelişmeler üzerine bir aktör olarak değerlendirildi. Onun istemi, Türkiye’nin siyasi ikliminin yeniden değerlendirilmeye ihtiyacı olduğu ve insanların sesine kulak verilmesi gerektiği yönünde oldu. Yılmaz, aynı zamanda bireysel durumları da sorgulayarak, gelişen olayların sadece siyasi bir bağlamda değil, toplumsal boyutta nasıl ele alınması gerektiğini vurguladı.
Sonuç olarak, Cem Yılmaz’ın duyduğu kaygılar, sadece kişisel değil, toplumsal bir aciliyet barındırıyordu. Sözleri, insanları düşündürmekle kalmayıp, toplumsal sesin güçlenmesi için harekete geçirmeye yönelik bir çağrı niteliği taşımaktaydı. Yarın bayram mesajıyla, her ne kadar güncel siyasi durumu eleştirse de, gazete ve sosyal medya üzerinden yapılan tartışmalara yeni bir boyut katmış oldu.
