Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde yoğun bir gün yaşanıyor…
Adalet Bakanlığı’nın, uzun süredir Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) ile ortak yürüttüğü çalışmalar neticesinde Ceza İnfaz Kanunu’nda yapılacak değişikliklere ilişkin yasa tasarısı, Meclis’e sunulmuş durumda.
AK Parti Grup Başkanı Abdullah Güler, tasarının ayrıntılarını kamuoyuna duyurdu.
Söz konusu değişiklikle birlikte 9 farklı kanunda düzenlemelere gidilecek. Buna göre, hükümlülerin koşullu salıverilme tarihine kadar ceza sürelerinin en az %10’unu ceza infaz kurumunda geçirmeleri şartı getiriliyor.
Bir başka önemli yenilik de, ikinci kez suç işleyen mükerrirlerin koşullu salıverme haklarından faydalanmalarına olanak tanınmasıdır.
Erken yaşta suç işlemeleri muhtemel çocuklar ve kadınlar için özel infaz usullerinin kapsamı genişletilecektir.
Güler, kanunun diğer detaylarını şöyle aktardı:
9 FARKLI KANUN, 30 MADDE
Bu yasa teklifi, doğrudan insan hayatını etkileyecek düzenlemeleri kapsıyor. Mahkûm ıslahını teşvik edecek iyi hal uygulamalarının güçlendirilmesi ve mahkûmların disiplin kurallarına uyum sağlamaları, mesleki eğitimlere katılımlarını desteklemek hedefleniyor. Tasarı, 9 farklı kanunda değişiklik öngörüyor ve toplamda 30 maddeden oluşuyor.
CEZASI AZ OLAN DURUMLARDA NE OLACAK
Suçların önlenmesi, caydırıcılığın artırılması, trafik düzeni ve toplumsal huzurun güçlendirilmesi üzerine odaklanıyoruz.
Hükümlülerin, 1 yıllık denetimli serbestlikten yararlanabilmeleri için ceza infaz kurumunda geçirmeleri gereken süre, cezanın en az %10’u olacak.
Denetimli serbestlik süresinin 1 yıl olarak kalacağı açıklanmıştır. 2 yıldan kısa ceza alanlar için de 1 yıllık denetimli serbestlik süresinin en az 5 gün olmak kaydıyla ceza infaz kurumunda geçirilmesi öngörülüyor.
İkinci kez suç işlemiş olan hükümlülere, koşullu salıverme hakkı tanınmasıyla, 4/3 oranında iyi hal durumu araması yapılacak. Şu anda 19 bin 800 mahkûm bu durumdan etkilenecek.
Çocuklar ve kadınlar lehine yürütülecek özel infaz usulleri de artırılmaktadır.
KONUTTA İNFAZ KAPSAMI 3 YILA ÇIKIYOR
Konut infazı adına özel düzenlemeler yapılacak; kadınlar, çocuklar ve 65 yaş üstü bireyler için konutta infaz süresi 1 yıldan 3 yıla çıkarılıyor. 80 yaşını dolmuş olanlar için 6 yıl hapis cezasının konutta infazına olanak tanınacak.
Hastalık halleri dışında, adli tıp raporlarına göre mahkûmların sağlık ve tedavi süreçleri daha insani koşullarda yürütülecek. Çocuk hükümlüler için, kapalı ceza infaz kurumlarında infazlarına başlanacak ve olumlu rapor almış çocuklar, eğitim evlerine yönlendirilecektir.
Büyükşehirlerde, farklı öldürme olaylarına karışan çocuklar için korunaklı eğitim ortamları hazırlanarak, suç işlemenin azaltılması hedeflenmektedir. Kamu güvenliğini sağlamak adına cezaların artırılması önerilmektedir; suç ve ceza adaletinin yeniden tesis edilmesi ve cezasızlık algısının ortadan kaldırılması sağlanacaktır.
PAKETİN İÇİNDE YER ALAN DİĞER CEZALAR
Teşekküller üzerinden sağlanacak indirimler azaltılmaktadır. Kasten yaralama ve tehdit suçlarında cezaların artırılması planlanıyor. Özellikle meskun mahalde işlenen ateşli silah suçları, düğün ve nişan gibi kalabalık etkinliklerde işlenmesi durumunda daha ağır cezalara tabi tutulacak.
Alkol ve uyuşturucu etkisinde araç kullanmayı cezalandırma amacıyla oluşturulan düzenlemeler de mevcut. Ayrıca, Anayasa Mahkemesi tarafından verilen iptallerden sonra noterlik faaliyetleriyle ilgili disiplin cezalarında yeniden düzenlemelere gidilecektir.
Yurt dışında faaliyet gösteren firmalarla ilgili iş kanunu ve sözleşme şartları Anayasa Mahkemesi’ne uyum sağlamak için yeniden düzenlenecektir. İnternet kanununda da bazı değişiklikler yapılacaktır.
KANUN MADDELERİ ŞÖYLE
MADDE 1:
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun ek 1. maddesinde bir değişiklik yapılacak; istinaf ve temyiz sınırları, hüküm tarihi yerine davanın açıldığı tarih olarak belirlenecektir. Bu değişiklik, Anayasa Mahkemesi’nin iptali doğrultusunda gerçekleştirilmiştir.
MADDE 2:
1512 Sayılı Noterlik Kanunu’nun 125. maddesi, disiplin cezalarının belirlenmesinde hukuki güvence ilkelerini gözetmek amacıyla yeniden düzenlenecek. Anayasa Mahkemesi’nin iptali doğrultusunda hazırlanan metinle, eylem ceza ilişkisi netleştirilecektir.
MADDE 3:
Noterlik Kanunu’nun 126. maddesi, disiplin durumlarının belirlenmesi ve uygulanacak cezaların açık bir şekilde tanımlanması amaçlanarak yeniden yazılacak; cezalar sistematik olarak uyarma, kınama, para cezası, geçici görevden uzaklaştırma ve meslekten çıkarma şeklinde belirlenecektir. Bu düzenleme de Anayasa Mahkemesi’nin iptali doğrultusunda yapılmaktadır.
MADDE 4:
Noterlik Kanunu’nun 127. maddesi tamamen yeniden düzenlenerek üst veya alt derece disiplin cezalarının şartları ve zaman aşımı süreleri tanımlanacaktır. Aynı nitelikteki tekrar fiillerde daha ağır, olumlu sicil halinde daha hafif ceza uygulanacağı öngörülmektedir.
MADDE 5:
Noterlik Kanunu’nun 157. maddesi, disiplin hükümleri yeniden düzenlenmiş olduğu için yürürlükten kaldırılmaktadır.
MADDE 6:
Noterlik Kanunu’nun 159. maddesinde değişiklik yapılarak, yeni sistemle uyumlu hale getirilecektir.
MADDE 7:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nda değişiklik yapılarak, istinaf ve temyiz sınırlarının tespitinde karar tarihi yerine dava tarihinin dikkate alınması öngörülmektedir. Bu düzenleme de Anayasa Mahkemesi’nin iptali doğrultusundadır.
MADDE 8:
5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 35. maddesi, suç teşebbüsü halinde verilecek süreli hapis cezalarının alt ve üst sınırlarını artırırken, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası 14–21 yıl, müebbet hapis cezası ise 10–18 yıl olarak belirlenmektedir. Bu düzenleme, diğer maddelerdeki ceza artışlarıyla orantılıdır.
MADDE 9:
Kasten yaralama suçunun temel cezası 1 yıl 6 aydan başlamak üzere artırılacaktır. Basit tıbbi müdahaleyle giderilebilecek fiillerde ve kadına karşı işlenmesi halinde alt sınır yükseltilecektir.
MADDE 10:
Neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçlarında ceza sınırları yukarı doğru düzenlenmektedir; mağdurun zarar görme derecesine göre alt sınırlar 4–6 yıl, ölüm halinde 10–14 ya da 14–18 yıl olarak belirlenmektedir.
MADDE 11:
Tehdit suçlarının cezaları, caydırıcılığı artırmak amacıyla yükseltilecektir. Malvarlığına yönelik tehditlerde hapis cezası alt sınırı bir aydan iki aya çıkarılacak, nitelikli tehdit hallerinde (silah kullanımı, örgüt gücüyle olma gibi) üst sınır 7 yıla çıkarılacaktır.
MADDE 12:
Genel güvenliği kasten tehlikeye sokan fiiller için cezaların artırılması öngörülmekte; bu durum kamu düzenine tehdit oluşturan eylemlerle daha etkili şekilde mücadele edilmesi hedeflenmektedir.
MADDE 13:
5237 sayılı Kanunda yapılan değişiklikle, trafik güvenliğini tehlikeye atan suçlar için ceza sınırları artırılmakta; özellikle alkol veya uyuşturucu etkisiyle araç kullananlar hedef alınmaktadır.
MADDE 14:
5237 sayılı Kanunun 223. maddesindeki değişiklikle, yol kesme ve ulaşım araçlarının hareketini engelleme fiilleri daha etkili bir şekilde cezalandırılacaktır.
MADDE 15:
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 250. maddesinde yapılan değişiklikle, genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçlarının toplu alanlarda işlenmesi halinde, seri muhakeme usulü kapsamı dışına çıkarılması öngörülmektedir.
MADDE 16:
5275 sayılı Ceza İnfaz Kanunu’nda değişiklik yapılarak çocuk hükümlülerin cezalarının, öncelikle çocuk kapalı ceza infaz kurumlarında infazına başlanması ve ardından çocuk eğitim evlerine gönderilmesi sağlanacaktır.
MADDE 17:
5275 sayılı Kanunun 15. maddesindeki düzenlemeye göre, çocuk hükümlülerin cezalarının çocuk kapalı ceza infaz kurumlarında infazına başlanacak ve iyi hal değerlendirilmeleri sonucu eğitim evlerine geçişleri sağlanacaktır.
MADDE 18:
5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 105/A maddesinde yapılan düzenleme ile, denetimli serbestlikten yararlanmak isteyen hükümlülerin, koşullu salıverilme tarihine kadar en az ceza infaz kurumunda geçirmeleri gereken sürenin onda birinin olması zorunluluğu getirilmiştir.
MADDE 19:
5275 sayılı Kanunun 108. maddesinde yapılan düzenlemeyle, ikinci defa tekerrür hükümleri uygulanan hükümlülere koşullu salıverilme imkanı sağlanarak bu oran dörtte üç olarak belirlenmektedir.
MADDE 20:
5275 sayılı Kanunun 110. maddesinde yapılan değişiklikle, geceleyin ve hafta sonu infaz sınırı kasten işlenen suçlarda 3 yıl, taksirli suçlarda ise 5 yıl olarak belirlenmiştir. Hafta sonu infazı, cezaevinin uygun görmesi halinde hafta içi de uygulanabilecektir.
MADDE 21:
5275 sayılı Kanunun geçici 10. maddesinin sekizinci fıkrasında yapılan değişiklik, ikinci defa tekerrür hükümleri uygulanan hükümlülere koşullu salıverilme imkanı tanıyan 108. madde değişikliğine uyum sağlanmaktadır.
MADDE 22:
5275 sayılı Kanuna eklenen geçici maddeyle, 105/A maddesinde yapılan değişikliğin, mağdurlar üzerinde olumsuz bir etki yaratmaması için, yürürlüğe girmeden önce işlenen suçlara uygulanmayacağı düzenlenmektedir.
MADDE 23:
5651 sayılı İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanununun 2. maddesinde yapılan değişiklikle, Anayasa Mahkemesi kararı doğrultusunda “içeriğin çıkarılması” tanımı güncellenerek tanımlama, internet ortamından içeriklerin çıkarılması biçiminde yapılacaktır.
MADDE 24:
5651 sayılı Kanunun 8. maddesinde yapılan değişikliklerle, Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararı doğrultusunda “içeriğin çıkarılması” kavramı yeniden tanımlanacaktır.
MADDE 25:
5651 sayılı Kanunun Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilen 9. maddesi, iptal kararı doğrultusunda yeniden düzenlenmektedir. Kişilik haklarının ihlali iddiasıyla sulh ceza hakimliğine başvuru imkanı sağlanmakta ve ihlalin ilk bakışta anlaşılması durumunda bir gün içerisinde içeriğin çıkarılması veya erişimin engellenmesi kararı verilebilmektedir.
MADDE 26:
5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanunun 27. maddesinde yapılan değişiklikle Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararına uyum sağlanmaktadır.
MADDE 27:
6087 sayılı Hakimler ve Savcılar Kurulu Kanununun 28. maddesindeki değişiklikle, Yargıtay ve Danıştay’dan Kurul üyeliğine seçilenlerin, yüksek mahkemeye döndüklerinde Kurulda geçirdikleri sürenin görev süresinden sayılmaması düzenlenmiştir.
MADDE 28:
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun ek 1. maddesi Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararı doğrultusunda yeniden düzenleniyor; yapılan değişiklikle temyiz yollarına başvuru ve temyiz incelemesindeki parasal sınırlar davanın açıldığı tarihe göre belirlenecektir.
MADDE 29:
Yürürlük maddesidir.
MADDE 30:
Yerine getirme maddesidir.