CHP Milletvekili Hasan Öztürkmen, TBMM Başkanlığına 3 Mart’ın “Laiklik Günü” olması için bir kanun teklifi sundu. Öztürkmen, “Gericiliğe geçit vermeyeceğiz, laikliği savunacağız” ifadelerini kullandı. Türkiye, 31 Mart yerel seçimlerinin atmosferini ve heyecanını yaşıyor. Siyasi partilerin adayları, seçmenlere hem alanlarda hem de medyada vaatlerini, projelerini anlatıyor. Bu süreçte, 8. yargı paketinin oylanmasının ardından TBMM’nin tatile gireceği belirtiliyor. Bazı muhalefet milletvekilleri ise gündem dışı önerilerde bulunuyor.
CHP Gaziantep Milletvekili Avukat Hasan Öztürkmen, 3 Mart Devrim Yasaları’nın kabul edildiği günün, ‘Laiklik Günü’ olması için TBMM Başkanlığına kanun teklifi sundu. Öztürkmen, Laiklik Meclisi’nin katkılarıyla 3 Mart gününün Laiklik Bayramı olarak kutlanması için kanun teklifi verdiklerini belirtti. “Gericiliğe geçit vermeyeceğiz, laikliği savunacağız” diyen Öztürkmen, bu teklifin önemine vurgu yaptı.
Öztürkmen’in bu teklifi, ülkede siyasi ve ideolojik tartışmaların yoğun olduğu bir dönemde geldi. Seçim atmosferi ve tansiyonun yükseldiği bir ortamda, laiklik ve gericilik gibi kavramlar daha da ön plana çıkıyor. Siyasi partilerin seçim vaatleri ve projeleri arasında, laiklik konusu da önemli bir yer tutuyor.
3 Mart’ın Laiklik Günü olarak kabul edilmesi, Türkiye’nin laiklik ilkesine verdiği önemi ve bu ilkeyi koruma çabasını göstermesi açısından önemli bir adım olabilir. Bu teklifin TBMM’de nasıl karşılanacağı ve ilerleyen süreçte nasıl bir sonuç doğuracağı ise merak konusu. Muhalefet partilerinin yaptığı ilginç öneriler ve teklifler, genellikle hükümet tarafından dikkate alınmıyor olsa da, kamuoyunda önemli tartışmalara sebep olabiliyor.
Öztürkmen’in bu teklifiyle ilgili olarak, kamuoyunda farklı görüşler ortaya çıkabilir. Bazı kesimler bu öneriyi desteklerken, bazı kesimler ise eleştirebilir. Ancak önemli olan, laiklik gibi temel bir ilkenin ve değerin ülkede ne şekilde kutlanacağı konusunda yapılan bu tür önerilerin, demokratik bir tartışma zemininde ele alınması ve değerlendirilmesidir. Sonuç olarak, 3 Mart’ın Laiklik Günü olup olmayacağına dair alınacak karar, Türkiye’nin gelecekteki siyasi ve sosyal gelişimini etkileyebilecek önemli bir adım olabilir.