Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Niğde Milletvekili ve Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ahmet Serhat Gürer, mısır yetiştiricileriyle bir arada buluşarak bir dizi toplantı gerçekleştirdi. Çiftçilerin giderlerinin artması ve çıkan ürün fiyatlarının düşüş göstermesiyle yaşanan problemları dile getiren Gürer, süt sektöründeki darboğazdan mısır üretimindeki denge noksanına varana kadar bir dizi meseleye işaret etti. Ürününe alıcı bulamayan çiftçiler yüzünden, tarlada kalan ürün miktarının arttığını vurgulayan Gürer, “Kime rast gelsek bin feryat işitiyoruz” şeklinde konuştu.
Niğde Milletvekili Serhat Gürer, mısır üreticileri ile mevcut sorunları ele aldı. Gürer, son yılda mısır fiyatlarına sadece yüzde 5’lik bir artış gerçekleştiğini, bu durumun ise üretimde düşüşe sebep olduğunu vurguladı. “Hayvanların beslediği silajlık mısırın toplanması bölgemizde yeni başladı.” diyen Gürer, bu gerilemenin, dane ve yemlik mısır yetiştiricilerinin, masraflarını telafi edemediğini belirtti, “Bu denge bozukluğu, gelecek senede mısır üretiminde daha da düşüşe yol açacak. Dolayısıyla, ithalata başvurmak gerekecek. Şu an mevcut olan durumda planlama aksaklığı bulunmaktadır.” diye konuştu.
Mısır yetiştiricileri, “Geçtiğimiz yıl bu ürünün fiyatı 1000-1100 TL silajlık Mısır son dönemlerde tarlada 850-900 TL’ye kadar geriledi. Misal verelim: Bir çuval gübre 2 lira iken, şimdi 4-5 lira oldu. Bir damlama hortumu 2-3 lira iken bugün 5 lira. Tarlasını eken ekipmanı olan çiftçinin yakıt gideri yükselmiş. Eğer ekipmanı yoksa, başkasından traktör kiralıyor ve bu da ekstra bir gider.” dedi. Üreticiler, gelişen giderler karşısında ürünlerini pazarlayamamanın ekonomik krizini şu sözlerle dile getirdi: “Benzin 20 TL iken 45-46 TL’ye çıktı. Şimdi bu çiftçi, ürettikleri niyetiyle ağılına koyarak nasıl kâr elde edecek? Silajlık mısır 4 metreye kadar büyümüş, gübre, ilaç ve su harcamalarıyla büyük bir özveri edilmiş bir ürün. Eğer çiftçinin tesisatı varsa, bu durumu bir şekilde tolere edebilir. Ancak tesisatı olmayan bir yetiştirici, ticaret yapabilmek için büyük zarar edecek. Şu anda hiç alıcısı yok? Bu zor durumdayız. Ürünlerini satabileceği alıcı bulamıyoruz.” dediler.
Çiftçilik ve besicilik yapan Ömer Demirtaş süt sektöründe yaşanan sıkıntıları dile getirdi. “Sütün para etmediği bir dönem yaşıyoruz,” diyen Demirtaş, süt fiyatlarının düşmesinden ve yem fiyatlarının yükselmesinden yakındı. “Geçtiğimiz aylarda sütü 15,80 TL’ye satıyorduk, şu an taze süt 12 TL, soğutulmuş süt ise 14 TL” diyerek fiyatların hızla düştüğünü ifade etti. Fabrikaların fazla sütü satın almayı ret etmesiyle, üreticilerin üretim kapasitelerini artırmalarına rağmen para kazanamadıklarını söyledi: “Süt üretiyoruz, para etmiyor. Yem alıyoruz, yeme zam geliyor.”
Demirtaş ayrıca, büyük emek ve giderlerle üretimi gerçekleştiren çiftçilerin, ürünlerinin değerini bulamamasının ortaya çıkardığı ekonomik soruna dikkat çekti: “Kaba yemimizi biz üretmemize rağmen zarar ediyoruz. Eğer bu hayvanlar kesilirse, sürekli ithalatla mı hayatta kalacağız?”
Başka bir yetiştirici ise kooperatifleşmenin önemine işaret ederek, “Kooperatifleşme olmadan bu işler sürdürülemez. Kooperatifleşmeyi ortadan kaldırdılar, çiftçiyi çökerttiler” şeklinde konuştu. Çiftçilerin ürünlerini satamadığını, enerji ve elektrik giderlerinin sürekli yükseldiğini belirterek şunları ekledi: “Son iki ayda enerjiye tüy dikerek yüzde 40 zam geldi, ancak çiftçinin ürünü para etmiyor.”
Çiftçiler; Toprak Ürünleri Ofisi’nin depolarında biriken arpa ve buğdayın neden üreticilere sunulmadığını sorguladılar. “Şu anda Toprak Ürünleri Ofisinin depolarında buğday ve arpa birikmiş durumda. Arpa ve buğdaya zam gelmesi ne anlama geliyor, bu durumu çözemiyoruz. Buradan kimin cebi doluyor, acaba? Neden depodaki buğday ve arpaları çıkarıp kullanmıyorsunuz? Geçen yılların arpa ve buğdayı ofisin depolarında duruyor ve biz dışarıdan arpa ve buğday ithal ediyoruz. Bu ne biçim bir yönetim? Hasat döneminden yeni çıktık, daha bir hafta 10 günlük bir zaman dilimi geçti ve buğdaya zam ekleniyor. Bu nasıl bir kopuk bir düzen!” diyerek çiftçilerin sorunlarına görmezden gelinmemesi gerektiğini vurguladılar.
CHP Niğde Milletvekili Serhat Gürer, hasat döneminin sona ermesine rağmen talebin azlığı nedeniyle sorun yaşandığını söyledi. “Neredeyse her yer mısır tarlasıyla kaplı, ancak hala biçilmesi gereken ürünler tarlada.” dedi. Mısır yetiştiricilerinin para kazanamadığını, stok yapamadıklarını ve ürünlerin çok ucuza satıldığını dile getiren Gürer, “Kime dokunsak, bin feryat işitiyoruz.” diyerek üreticilerin zor durumunu ifade etti.
CHP vekili Gürer, dane mısırda ise sezonun yarısına gelmemize rağmen fiyat hala belirlenmedi. “Toprak Mahsulleri Ofisi alım sürecine dahil olmalı ve en az 11 lira fiyat belirlemeli.” dedi.