Avrupa Birliği’nin (AB) Copernicus uydu izleme sistemine göre, bu yazın hem Avrupa hem de dünya genelinde en sıcak yaz olduğu açıklandı. 2024’ün muhtemelen en sıcak yıl olacağı raporda belirtilirken, aşırı iklim olaylarının insanlar ve gezegen için daha yıkıcı sonuçlar doğuracağı vurgulandı. Brüksel merkezli Uluslararası Kutup Kuruluşu (IPF) Uzmanı Henri Robert, Copernicus raporunu değerlendirirken, iklim değişikliğiyle birlikte aşırı ve öngörülemeyen hava olaylarının daha sık ve yoğun bir şekilde karşılaşılacağını belirtti. Bu durumun, atmosferdeki sera gazı konsantrasyonuyla doğrudan ilişkili olduğunu söyledi. Robert’a göre, gezegenin sıcaklık rekorunu kırması, iklimin gerçekten ısındığına dair alışılmadık bir işarettir ve bu durumun insanlar, hayvanlar ve dünya üzerindeki yaşam için yıkıcı etkilere neden olabileceğini ifade etmişti.
Robert, yapılan araştırmalara göre, tropikal bölgelerde insan yaşamını sürdürmenin zorlaşabileceğine dikkat çekti. Eğer sıcaklıklar artmaya devam ederse, organizmaların tolerans sınırlarını zorlayabileceğini ve sonucun göç veya ölüm olabileceğini belirtti. Robert ayrıca, bu durumun okyanus seviyesinde de yükselmelere neden olabileceğini ifade etti. Bu nedenle, acil olarak sera gazı emisyonlarını azaltarak sürdürülebilir bir yaşam tarzı benimsemek gerektiğini söyledi. Ayrıca, ulaşım yollarında (örneğin uçaklar) emisyonları azaltmak, yerel ürünleri tercih etmek, geri dönüşüm yapmak ve çevreye saygı göstermek gibi adımların atılması gerektiğini belirtti. Sonuç olarak, dünyadaki iklim değişikliğine karşı acil önlemlerin alınması gerektiğini vurguladı.
Sonuç olarak, Avrupa Birliği’nin Copernicus uydu izleme sistemi sayesinde yapılan analizler, dünya genelinde en sıcak yazın yaşandığını göstermiştir. Gezegenin sıcaklığında yaşanan artış, iklim değişikliğine bağlı olarak aşırı ve öngörülemeyen hava olaylarının daha sık ve şiddetli bir şekilde gerçekleşebileceğini göstermektedir. Bu nedenle, insanların ve gezegenin geleceği için acil önlemlerin alınması gerekmektedir. Sera gazı emisyonlarının azaltılması, sürdürülebilir bir yaşam tarzının benimsenmesi ve doğal kaynakların korunması gibi adımlar, iklim krizine karşı mücadelede önemli rol oynamaktadır.