Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne gönderilmek üzere Küçükçekmece 3. Asliye Ceza Mahkemesi’ne sunulan itiraz dilekçesinde, suçlamaların merkezindeki Dilan, Engin ve Sezgin Polat adlı sanıkların “birden fazla kişi ile birlikte silahla tehdit suçunu azmettirme” suçlamasından mahkum edilmesi gerekirken beraat ettikleri, bu durumun usul ve yasaya aykırı olduğu vurgulanmıştır.
İtiraz dilekçesinde, olaydan önce müşteki olan Banu Parlak ile sanık Dilan Polat arasında ciddi bir husumet olduğu ve Parlak’ın tehdit içeren mesajları dava dosyasına sunduğu bilgisi yer almaktadır. Bu bağlamda, Dilan, Engin ve Sezgin Polat’ın, müştekinin iş yerine yönelik tehdit amaçlı silahlı bir saldırı düzenlenmesi için, kamuoyunda “Daltonlar çetesi” olarak bilinen organize suç örgütünün firari liderleri Beratcan Gökdemir ile kardeşi Batın Can Gökdemir ile irtibat kurdukları ifade edilmektedir.
Dilekçede, Beratcan Gökdemir’in “Daltonlar” grubuna mensup kişilere saldırı talimatı verdiği, eylemde kullanılacak motosiklet ve silahı teslim alacakları adresin yanı sıra Banu Parlak Güzellik Merkezi adıyla bilinen iş yerinin konumunu da bildirdiği aktarılmaktadır. Sanıkların müştekiyi tanımadıkları ve aralarında herhangi bir husumet bulunmadığı vurgulanırken, Dilan Polat’ın müştekiyi tehdit etmesinin ardından organize suç örgütü üyesi diğer sanıkların aynı gün Banu Parlak’a 2 ayrı silahlı saldırı gerçekleştirdiği belirtilmiştir.
TEHDİT PAYLAŞIMLARI, İFADELER, RAPORLAR…
Dilekçede şu hususlar da belirtilmektedir: “Müşteki ifadesi, tanık beyanları, Dilan Polat’ın Banu Parlak’a yönelik tehdit içerikli sosyal medya paylaşımları, dijital incelemeler, bazı sanıkların ikrar içeren ifadeleri, olay yeri inceleme tutanağı, kriminal raporlar ve kolluk tutanakları ışığında, sanıklar Engin, Dilan ve Sezgin Polat’ın fikir ve eylem birliği içerisinde ‘Daltonlar Çetesi’ni azmettirmek suretiyle üzerlerine atılı ‘birden fazla kişi ile birlikte silahla tehdit’ suçunu işledikleri” ifadesi yer almaktadır.
Banu Parlak’ın sanıklar hakkında yapmış olduğu şikayetinin geri çekildiği de dilekçede hatırlatılmıştır. Ancak silahla tehdit suçunun şikayete bağlı olmadığı ve sanıkların cezalandırılması gerektiği, dolayısıyla beraat kararının usul ve yasaya aykırı olduğu altı çizilmiştir.
Dilekçede ayrıca, sanık Onur Abiç hakkında “suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma”, “birden fazla kişiyle birlikte silahla tehdit” ve “6136 Sayılı Ateşli Silahlar Kanununa muhalefet” suçlarından, sanık İsmail Emre Arifoğlu hakkında ise “birden fazla kişiyle birlikte silahla tehdit” suçundan mahkûmiyet kararı verilmesi gerektiği, beraat kararı verilmesinin hukuka aykırı olduğu belirtilmektedir.
DÜŞÜK CEZALAR DA İTİRAZ EDİLDİ
Sanıklar Batuhan İnci, Nizamettin Bilgili, Yunus Emre Yıldız ve İsmail Emre Arifoğlu’nun ise “suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma” ve “6136 Sayılı Ateşli Silahlar Kanunu’na muhalefet” suçları yönünden alt sınırdan cezalandırıldıkları ifade edilmiştir. Dilekçede, suçun işleniş biçiminin, işlendiği yerin ve zamanın, suç konusunun öneminin, sanıkların amacının ve yasada yer alan nitelikli hallerin ihlal edilmiş olmasının dikkate alınarak bu suçlar yönünden ceza verilmesi gerektiği vurgulanmıştır.