Yunanistan’ın Ege Denizi’ndeki Santorini adası çevresinde ard arda meydana gelen depremlerle ilgili uyarılarda bulunan yer bilimci Prof. Dr. Naci Görür, “Eğer Türkiye sınırlarına doğru normal atımlı bir fay gelişimi, yırtılması olursa Aydın ile Muğla arasındaki kıyılarımız tehdit altına girebilir. Tsunami olabilir. Belli ölçüde yıkım olabilir. Onun için biraz dikkatli olmak gerekir” şeklinde konuştu.
Ege Denizi’nde son günlerde ardışık olarak meydana gelen depremler, özellikle Türkiye’nin Ege kıyısındaki Aydın ve Muğla gibi sahil şehirlerinde endişeye sebep oldu. Yer bilimci Prof. Dr. Naci Görür, bu depremler hakkında önemli uyarılarda bulunarak, bölge halkını tsunami riski ve diğer olası tehlikeler konusunda bilgilendirdi. Görür, söz konusu depremlerin başlamasının ardından sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamalarda, “Bu depremler daha sıklaşabilir” diye belirtti.
Prof. Dr. Görür, depremlerin ardındaki tektonik mekanizmayı da açıkladı. Afrika levhasının Anadolu levhasının altına dalması ve bu olayın yarattığı gerilmeler nedeniyle normal fayların oluştuğunu, bunun da depremlerin meydana gelmesinde etkili olduğunu kaydetti. Ayrıca, bu hareketlerin volkanik etkinlikten bağımsız olmadığını; ancak volkanizmanın tek başına depremleri tetiklediğini düşünmediğini belirtti. Görür, “Yunan meslektaşlarımızla birlikte değerlendirdiğimizde, burada Afrika levhasının etkisi öne çıkmaktadır” diye ifade etti.
Yer bilimci, özellikle Aydın ile Muğla arasındaki kıyıların, potansiyel bir normal atımlı fayın yırtılması durumunda tehdit altında olabileceğini belirterek, bu tür bir gelişmenin hem tsunami yaratabileceğini hem de bölgesel yıkıma neden olabileceğini belirtti. Bu nedenle yerel ve merkezi yönetimlerin bu konuda dikkatli ve önlem alması gerektiğini vurguladı.
Görür, son depremlerin bir “deprem fırtınası” olarak tanımlanabileceğini, ancak bunun belirli bir süre içinde sona erebileceğini söyledi. “Bu deprem fırtınası 5-10 gün içerisinde azalıp yok olacaktır” diyerek, büyük bir yıkım olmadan da bu sürecin sonlanabileceğini vurguladı. Ancak sürekli devam eden gerilimin tehlikeye işaret ettiğini ve büyük bir depreme yol açabileceğini belirtti.
Prof. Dr. Görür, Yunanistan’ın depremlerle ilgili aldığı önlemleri de değerlendirdi. Yunan hükümetinin çevre adaları boşaltarak gerekli önlemleri almış olmasının önemli bir adım olduğunu vurguladı. “Yardım ekiplerini ve ölçüm araçlarını bölgeye göndermeleri ile büyük depremlerin etkilerini en aza indirmek adına doğru bir hareket etmiştir” dedi. Aynı tür önlemlerin Türkiye’de de alınması gerektiğini belirtti.
Prof. Dr. Naci Görür’ün uyarıları, özellikle Aydın ve Muğla’nın kıyı kesimleri için büyük bir önem taşıyor. Ege Denizi’ndeki sismik faaliyetlerin artışı, Türkiye’nin bu bölgelerinde olası bir felakete karşı hazırlıklı olunması gerektiğini gösteriyor. Bilim insanları ve yetkililerin, yerel halkı bilgilendirme ve koruma adına harekete geçmesi büyük bir gereklilik olarak öne çıkıyor.