İstanbul’da, Beşiktaş’taki bir eğlence mekanında meydana gelen bir olay, Dilan Polat ve kardeşi Sıla Doğu’nun başını ağrıtmasına neden oldu. Gerekli soruşturma, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından ‘Hayasızca hareketler’ suçlamasıyla başlatıldı. İddianamede, sanıkların 6 aydan 1 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep edildi. Bu konuda dava, İstanbul 16. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
Davanın savunma kısmında, sanık Dilan Polat yaptığı açıklamada, o gece eğlence mekanındaki yakın arkadaşlarının doğum gününü kutlamak için orada bulunduklarını belirtti. Kendisi için ablası Sıla’nın sadece bir kardeş değil, aynı zamanda bir anne figürü olduğunu vurguladı. Geçmişte cezaevinde geçirdikleri süre boyunca hep birlikte olduklarını ifade etti. Dilan, ablasını öpmek isterken beklenmedik bir şekilde döndüğü için olanların bu şekilde geliştiğini söyledi. Ayrıca, arkadaşlarının bu anı kaydedip sosyal medyada paylaştıklarını, ancak bu durumun sonucu olarak yaşananların medya tarafından çarpıtıldığını düşündüğünü belirtti. Dilan, olayın kendisi açısından oldukça trajik olduğunu ve sabah uyandığında yaşanan durumun farkına vararak herkesten özür dilediğini ifade etti.
Dilan Polat’ın ablası Sıla Doğu da, olay sırasında yaşananları kendi perspektifinden anlattı. Olayın tamamen bir refleks olarak geliştiğini, iki saniye süren öpüşmenin aslında masum bir sevinç anı olduğunu söyledi. Kardeşliklerinin yanı sıra, birlikte geçirdikleri zor zamanların da bu duygusal ifadenin bir parçası olduğunu vurguladı. Sıla Doğu, bu olay nedeniyle mahkemeye gelmiş olmanın kendisi için büyük bir utanç kaynağı olduğunu dile getirdi.
Sonuç olarak, Dilan Polat ve Sıla Doğu’nun yargılandığı dava karara bağlandı. Mahkeme, sanıkların üzerine atılı olan ‘Hayasızca hareketler’ suçunun yasal unsurları itibarıyla oluşmadığına ve bu nedenle ayrı ayrı beraat etmelerine hükmetti. Bu karar, tarafları bir nebze olsun rahatlatmış olsa da, olayın medyaya yansıması ve toplumda yarattığı yankılar, iki kardeş için belki de unutamayacakları bir deneyim haline geldi.
Bu olay, eğlence mekanlarında ve sosyal medya platformslarında paylaşılan anların ne kadar hızlı bir şekilde gündeme gelebileceğinin bir örneği oldu. Dilan ve Sıla’nın yaşadığı sıkıntılı anlar, sosyal medya ve anlık görüntü paylaşımı çağında birbirinden nasıl etkilenebileceğimizi gözler önüne serdi.