Arabesk müziğin duayeni Ferdi Tayfur, hayatını kaybetti. 2 Ocak 2025 tarihinde tedavi gördüğü hastanede sona eren hayatı, 4 Ocak’ta gerçekleştirilen cenaze töreniyle son buldu. Sanatçının son vasiyeti, vefatından birkaç gün sonra gündeme geldi.
Ferdi Tayfur’un vasiyetini ilk olarak yeğeni ve basın danışmanı Şirin Gözalıcı açıkladı. Gözalıcı, Tayfur’un halkın kendisine duyduğu sevgiye karşılık vermek amacıyla mal varlığının bir kısmını Türk Silahlı Kuvvetleri’ne, Darüşşafaka Vakfı’na ve LÖSEV’e bağışladığını belirtmiştir. Bu bağışla, Tayfur’un topluma olan katkısının devam etmesini amaçladığını ifade etti.
Gözalıcı, yaptığı açıklamada şu sözlere yer verdi: “Ailemizin çınarı, canımız babamız hazırlamış olduğu vasiyeti açıklamak istemişti. Ancak ne yazık ki ömrü vefa etmedi. Halkının sevgisini her zaman hisseden babamız, bu sevgiyi karşılıksız bırakmayarak mal varlığının bir kısmını Türk Silahlı Kuvvetleri’ne, Darüşşafaka Vakfı’na ve LÖSEV’e bağışladı. Ailesi olarak onunla sonsuz gurur duyuyoruz. Mekanı cennet olsun.”
TUĞÇE TAYFUR’DAN SERT TEPKİ: BU İŞİN PEŞİNİ BIRAKMAYACAĞIM
Ancak bu açıklama, Ferdi Tayfur’un kızı Tuğçe Tayfur tarafından sert bir şekilde eleştirildi. Vasiyette kendi adının geçmemesi üzerine sosyal medya üzerinden sert açıklamalarda bulunan Tuğçe Tayfur, babasının böyle bir vasiyet yapmayacağını savundu. Abisi Timur Turanbayburt ile birlikte bir fotoğraf paylaşarak, mal varlığının başka kişilere devredildiği yönündeki iddialarını duyurdu.
Tuğçe Tayfur, sosyal medya paylaşımında şu ifadelere yer verdi: “Babamı biliyoruz. Eğer onun tekelinde bir vasiyet olsaydı, bütün mal varlığını kurumlara bırakırdı. Ama siz şunu unutmayın; kalabalık gözükenler, azınlık gözükenlere karşı haklı değildir. Bu tamamen çıkar ilişkisidir. Babamın mal varlığını kendi üzerinize geçirip, bağış adı altında reklam yapıyorsunuz. Sizi Türk adaletine teslim ediyorum!”
Tuğçe Tayfur, babasının eserleri ve mal varlığı üzerinde oynanan oyunlara dikkat çekerek, bu durumu daha da ileri taşıdı. Eserlerinin Türkiye Cumhuriyeti’ne yakışır bir biçimde değerlendirilmesi gerektiğini belirtti.
“Bırakın, babam dayınız olarak kalsın! Babamın eserleri Türkiye Cumhuriyeti’ne yakışır, Gözalıcılar’a değil!” diyerek, bu durumun kendisine sağladığı rahatsızlıkla ilgili düşüncelerini dile getirdi ve babasının ismi üzerinden prim yapılmasına karşı olduğunu vurguladı.
KAYYUM TALEBİNDE BULUNDU
Yaşanan bu gelişmelerin ardından Tuğçe Tayfur, Ferdi Tayfur’un mal varlığına kayyum atanması için mahkemeye başvurdu. Sabah gazetesinin haberine göre, bu talep, ailenin içindeki anlaşmazlıkların daha da derinleşmesine sebep oldu ve Ferdi Tayfur’un mirasına olan ilginin artmasına yol açtı.