Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) ile bağlantılı finansal yapıların ortaya çıkarılması amacıyla gerçekleştirilen operasyonda, Antalya merkezli bir döner restoran zincirine yönelik geniş çaplı bir operasyon düzenlenmiştir. Bu operasyon sonucunda, toplamda 372 kişi gözaltına alınmış, bu kişilerden 126’sı tutuklanmıştır. Gözaltına alınanlar arasında kamu personelinin de bulunduğu belirtilmektedir.
Operasyonla ilgili olarak, tutuklananlardan biri olan Ö.Ş, Antalya Adliyesi’nde verdiği savcılık ifadesinde etkin pişmanlıktan yararlanmak istemediğini ve örgüt üyesi olmadığını savunmuştur. Ö.Ş, HTS kayıt analizlerine dayanarak “FETÖ silahlı terör örgütüne üye olmak” suçlaması ile işlem yapılan 94 kişiyle telefon irtibatının olduğunu ifade etmiştir. Bu kişilerin bir kısmını hatırlamadığını, bazılarını tanımadığını ancak bazıları ile iş ilişkisi olduğunu öne sürmüştür.
Ö.Ş, Kara Kuvvetleri Komutanlığı bünyesinde görev yaparken Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kamu görevinden çıkarılan L.D’yi tanıdığını, L.D’nin Ankara ve Antalya’daki üç restoran şubesinin sahibi olduğunu, ancak bu şubelerin eşinin üzerine kayıtlı olduğunu açıklamıştır. L.D’nin cep telefonunda bulunan ve “31 bin Euro, 21 bin 500 dolar emanet olarak teslim edilmiştir.” yazılı bir belge ile ilgili olarak, bu belgeleri kendisinin hazırladığını kabul etmiştir.
Yurt dışında mevcut şubeleri genişletmek üzere 2 milyon avro sermayeli bir şirket kurulmasına karar verdiklerini ifade eden Ö.Ş, L.D’nin verdiği ortaklık parasının elden alındığını ve bu paraya karşılık olarak hazırlanan belgelerin geçerli olduğunu ileri sürmüştür. Elde ettiği bilgiye göre, şirketin ortaklarından M.K. ve Y.B.Ö.’nün geçmişinin FETÖ ile bağlantılı olduğunu bildiğini, bu ortakların belirli uzmanlık alanları dolayısıyla aralarındaki işbirliğini bu şekilde kurduğunu belirtmiştir.
Ö.Ş, Gürcistan’daki şubelerin sahipleri arasında bulunan Y.B. ve A.K.’yi ise tanımadığını, bu kişilerin suç kayıtlarından haberdar olmadığını savunmuştur. Aynı zamanda, Batum’daki bir şubenin açılışında tanıştığı K.E. hakkında benzer bir durum söz konusudur. Ö.Ş, söz konusu şubelerden ana şirkete yapılan para transferlerinin ticari işlemler olduğunu ve bunların kara para aklama amacıyla yapılmadığını öne sürmüştür.
Ayrıca, MASAK tarafından yapılan incelemelerde, ana şirket ile Gürcistan’daki şubeler arasında mal ve hizmet satışına dair bildirimin olmamasıyla ilgili sorulara da yanıt veren Ö.Ş, durumun hayatın olağan akışına aykırı olduğu kabul etse de parasal akışların ticari işlemler olduğunu iddia etmiştir.
Almanya’daki şirketlerle ilişkilerini de açıklayan Ö.Ş, orada bulunan K.G. ve D.A.K. isimli şahıslarla herhangi bir bağının olmadığını, ancak franchising ile iş yapan ortakların arasında FETÖ ile bağlantılı kişilerin bulunabileceğini belirtmiştir. Şirket hisselerinin Arap yatırımcılara satışı üzerinde çalışıldığını, toplantılarda bu yatırımcıların FETÖ ile bağlantısı olduğunu bilmediğini ifade etmiştir.
Sonuç olarak, 21 Şubat 2025 tarihinde İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın açıkladığı “Kıskaç-40” operasyonuna ilişkin tutuklamaların ve gözaltıların sayısı artmış ve son olarak 32 ilde gerçekleştirilen bu operasyon neticesinde 372 şüpheli yakalanmıştır. Bu bağlamda, 156 şüpheli adli kontrol şartıyla serbest bırakılırken, 90 kişi emniyet ve savcılık tarafından serbest bırakılmıştır.