Arap Birliği Genel Sekreteri Ahmed Ebu Gayt, Norveç, İspanya ve İrlanda’nın Filistin’i devlet olarak tanıma yönündeki açıklamalarını memnuniyetle karşıladı. Ebu Gayt, atılan adımın, Filistin-İsrail çatışmasında bu üç ülkeyi “tarihin doğru tarafına yerleştirdiğini” söyledi. Filistin’i tanıma kararı, İsrail’in 7 Ekim 2023’ten bu yana Gazze Şeridi’ne yönelik ölümcül saldırılarını sürdürmesinin ardından geldi.
Diğer ülkelere de seslenen Ebu Gayt, Norveç, İspanya ve İrlanda’nın adımlarının takip edilmesi gerektiğini vurguladı. Ebu Gayt, kararlar konusunda “cesur ilk adımlar” ifadesini kullandı. Filistin’in söz konusu ülkeler tarafından resmi açıdan devlet olarak tanınması 28 Mayıs 2024’te yürürlüğe girecek.
Halihazırda Filistin’i tanıyan Avrupa ülkeleri Bulgaristan, Polonya, Çek Cumhuriyeti, Romanya, Slovakya, Macaristan, İsveç ve Malta’dan oluşuyor. Çoğunluğu kadın ve çocuklardan oluşan 35 bin 600’den fazla Filistinli öldürüldü. Yaklaşık 79 bin 900 kişi de yaralandı. Gazze’nin büyük bölümünde gıda, temiz su ve ilaç kıtlığı yaşanıyor. Bölge, ağır bombardımanlar sonucu harabeye dönmüş durumda.
Bu gelişmeler, Filistin sorununun taraflar arasındaki gerginliğin ve çatışmanın arttığı bir dönemde gerçekleşti. İsrail’in uzun yıllardır Filistin topraklarına yönelik saldırıları, uluslararası toplumda ciddi endişelere neden olmaktadır. Norveç, İspanya ve İrlanda’nın Filistin’i tanıma kararı, barışçıl bir çözüm için önemli bir adım olarak değerlendirilmektedir.
Arap Birliği Genel Sekreteri Ahmed Ebu Gayt, Filistin halkının yaşadığı acıları ve zorlukları göz önünde bulundurarak Norveç, İspanya ve İrlanda’nın aldığı kararları desteklediğini belirtti. Bu ülkelerin, Filistin’in haklarına saygı göstererek barış ve istikrarın sağlanmasına yardımcı olacaklarını umduğunu dile getirdi.
Filistin’in uluslararası alanda daha fazla tanınması ve destek görmesi, barış sürecinin ilerlemesi ve çatışmaların sona ermesi için önemli bir adım olabilir. Norveç, İspanya ve İrlanda’nın cesur adımları, diğer ülkelerin de benzer şekilde Filistin halkının haklarına destek olmaları için cesaretlendirici bir örnek teşkil etmektedir. Umulur ki, bu gelişmeler bölgede barış ve istikrarın sağlanması yolunda önemli bir adım olacaktır.