İsrail Meclisi (Knesset), 14 yaşından küçük Filistinli çocuklara hapis cezası uygulanmasına olanak tanıyan bir yasayı kabul etti. Yapılan açıklamaya göre, bu yasa kapsamında 14 yaş altındaki çocuklar, cinayet ve terör eylemi sayılan bir suç işledikleri takdirde kapalı tesislerde tutulabilecekler. Bu düzenleme, geçici bir süreyle, beş yılı kapsayacak şekilde yürürlüğe girecek.

Ayrıca, mahkemeler, eğer bir çocuğun tehlike arz ettiğine veya başkalarına zarar verebileceğine inanırlarsa, bu çocuğu mahkemeye sevk etmeden doğrudan hapishanede tutma yetkisine sahip olacak. Ancak bu durum, altı sürede 10 günü aşamayacak. İlk ihlalde dava açılmadan hapiste kalacak olan çocuk, tekrarlanan suçlar durumunda ise mahkeme tarafından belirlenen daha uzun sürelerde hapis cezası alabilecek.

Yasanın uygulanabilmesi için, Adalet Bakanı’nın Refah Bakanı’nın onayını alması ve Knesset Anayasa Komitesi’nin uygun bulması gerekiyor. Ayrıca, bu geçici düzenlemenin süresi, iki yıldan fazla olmamak kaydıyla uzatılabilir. Dolayısıyla, yasa bir yandan çocukların adalet sistemine dahil edilmesini sağlarken, diğer yandan da çocukların başta güvenlik olmak üzere çeşitli konular açısından tehlike oluşturup oluşturmadığına dair belirsizlik üzerinde duruyor.

Knesset, isi yeni yasayı kabul ettiği gibi, aynı gün içerisinde İsrail karşıtı eylemlerde bulunan Filistinlilerin ailelerini Gazze Şeridi’ne ya da başka bölgelere sınır dışı etme yetkisini de İçişleri Bakanı’na veren bir başka yasa tasarısını da onayladı. Bu durum, bölgede yaşanan gerginlikleri ve Filistinlilerin yaşam koşullarını zorlaştıran yasaların sürekli olarak yürürlüğe girmesine sebep oluyor.

Bu yasaların arka planında yatan nedenler, İsrail hükümetinin, kendi güvenliğini sağlama amacıyla Filistinlilere karşı daha sert tedbirler almak istemesi olarak yorumlanabilir. Ancak, bu yasaların uygulamaları, çeşitli insan hakları kuruluşları tarafından eleştiriliyor. Eleştirmenler, 14 yaş altındaki çocukların hapis cezası gibi ağır bir yaptırımla karşı karşıya kalmasının hem insan haklarına aykırı hem de suça sürüklenecek yaşta olan çocukların rehabilitasyonunun önüne geçeceğini savunuyor. Özellikle, çocukların suça yönlendirilmesi ya da cinsiyet, etnik köken gibi faktörlerin etkileri göz önüne alındığında, bu durum daha derin sosyal sorunların da temelini oluşturuyor.

Filistinlilere yönelik alınan bu sert tedbirlerin sadece hukuki ve cezai yaptırımlardan ibaret olmadığını, aynı zamanda sosyal, psikolojik ve kültürel etkileri de olabileceğini unutmamak gerekir. Knesset’in bu tür yasaları sürekli olarak ele alması ve onaylaması, uluslararası toplumda da yankı bulmakta ve İsrail’in insan hakları ihlalleri konusunda karşı karşıya kalabileceği eleştirilerin temelini teşkil etmektedir.

Kaynak: AA