İsrail, 7 Ekim 2023 tarihinden bu yana Gazze’ye yönelik süren saldırılarını artırmış durumda. Bu durum, bölgedeki masum halkı ağır bir insani krizin ortasına itiyor.
İsrail’in Gazze’ye uyguladığı abluka, bölgeyi adeta açık hava hapishanesine dönüştürmüşken, yardıma yönelik girişimlere de izin vermemesi, durumu daha da kötüleştiriyor.
Aşevleri ve yemek dağıtım merkezlerinin bombalanması nedeniyle Gazze’deki fırınlar kapanmış durumda. Bu durum, özellikle anneler ve çocuklar için yetersiz beslenmeye yol açıyor.
ANNELER BESLENEMİYOR
Yetersiz beslenme nedeniyle annelerin sağlık durumu ciddi biçimde etkilenirken, bu durum bebeklerin doğum kusurlarıyla dünyaya gelmesine de neden oluyor. Doğumdan sonra ise çocuklar, bağırsak enfeksiyonları, hızlı kilo kaybı ve kas kütlesi kaybı gibi sorunlarla karşı karşıya kalıyor. Zihinsel ve bedensel gelişimlerini tamamlayamayan bu çocuklar, maalesef hayatta kalmakta zorlanıyor.
HER GÜN 500 TIRA İHTİYAÇ VAR
Gazze’deki hükümetin medya ofisinin verilerine göre, 7 Ekim’den bu yana çoğunluğunu çocukların oluşturduğu 57 Filistinli açlık nedeniyle hayatını kaybetti. Yaklaşık 65 bin çocuk ise ölüm tehlikesiyle baş başa kalmış durumda.
Yaklaşık 2,4 milyon insanın hayatını kurtarmak için Gazze’ye her gün 500 tır insani yardım ve 50 tır yakıtın girmesi gerekiyor. Ancak, 80 günde 44 bin tır girmesi gereken bölgeye gelen tır sayısı, mevcut ihtiyacın sadece %0,02’sini karşılamaya yetiyor.
BİR ÇOCUK DAHA ÖLÜMLE BURUN BURUNA
Gazze’nin güneyinde yer alan Han Yunus kentindeki Nasır Hastanesi, yetersiz beslenme teşhisi konmuş çocuklarla dolup taşmış durumda. Bu çocuklardan biri de 12 kilodan 6 kilo 900 grama düşen küçük Miyar. Akut yetersiz beslenme tanısı konan Miyar, buğday alerjisi nedeniyle de yeterli gıdaya ulaşamıyor.
Anne Esma, kızının ihtiyacı olan protein içerikli gıdaları bulamamanın yanı sıra mevcut ürünlerin fiyatlarının da aşırı yüksek olduğunu belirtiyor. Esma, “Miyar, 4-5 aydır yeterli bir yemek, et ya da süt ürünü yemedi,” diyerek durumun ciddiyetine dikkat çekiyor.
“KIZIMI KAYBETMEKTEN KORKUYORUM”
Miyar’ın kas kütlesinin kaybı ve aşırı kilo vermesi, onun yaşamsal işlevlerini olumsuz etkiliyor. Anne, kızının bir zamanlar dolgun olan yüzünün artık kemiklerini sayacak hale geldiğini, yeterli beslenmemenin onun konuşmayı, yürümeyi ve kardeşleriyle oynamayı bırakmasına yol açtığını ifade ediyor. “Kızımı kaybetmekten korkuyorum,” diyen anne, çaresiz bir durumun içindedir.
