Gıda güvenliği, son yıllarda kamuoyunun en çok tartıştığı konular arasında yer alıyor. Sahte ürünler, taklit gıdalar ve zararlı bileşenler, tüketicilerin sağlığını tehdit eden önemli riskler taşımaktadır. Greenpeace Türkiye tarafından gerçekleştirilen yeni bir araştırma, marketler ve pazarlar içerisindeki sebze ve meyvelerdeki kimyasal kalıntıların ciddi tehlikeler içerdiğini gözler önüne serdi. Araştırmada, İstanbul’da 155 farklı örnek üzerinde yapılan analizler, ürünlerin yüzde 61’inin birden fazla pestisit, yüzde 43’ünün ise PFAS kalıntılarına sahip olduğunu ortaya koydu.
SEBZE VE MEYVEDE ŞAŞIRTAN SONUÇLAR
Greenpeace Türkiye, beş büyük zincir market ve çeşitli semt pazarlarından toplanan 155 sebze ve meyve örneğini inceledi. Araştırmanın sonuçları, tüketiciler için oldukça alarm verici bulgular içeriyor. Toplanan örneklerin yüzde 61’inde çoklu pestisit kalıntıları tespit edilmişken, yüzde 43’ünde PFAS maddelerine rastlandı. Bunun yanı sıra, ürünlerin yüzde 31,6’sı Türk Gıda Kodeksi’ne uygunluk göstermedi. Özel bir dikkatle incelenen 50 ürün, ruhsatsız pestisit kullanımı açısından risk barındırdığı belirlendi. Özellikle salamura yaprak, sivri biber, ıspanak ve armut gibi ürünlerde yasaklı ve limit üstü pestisit kullanımı kaydedildi.
ÇOCUKLAR İÇİN BÜYÜK TEHLİKE
Araştırmaya göre, özellikle çocuklar açısından büyük risk taşıyan ürünler var. Gıda mühendisi Dr. Bülent Şık tarafından hazırlanan raporda, pestisitlerin çocukların bağışıklık, sinir ve hormonal sistemleri üzerinde olumsuz etkileri olduğu vurgulanıyor. Çocukların gelişim döneminde bu zararlı maddelere maruz kalmasının, beyin gelişim bozuklukları ve çeşitli sağlık problemleriyle sonuçlanabileceği belirtildi. Ayrıca, PFAS maddelerinin kanser, tiroit hastalıkları, karaciğer hasarı ve doğurganlık sorunları gibi pek çok hastalıkla ilişkili olduğu bilinmektedir.
HANGİ ÜRÜNLER RİSK DAHA YÜKSEK
Araştırma sonuçlarına göre, pestisit ve PFAS kalıntılarına en çok rastlanan ürünler şunlardır: Salamura yaprak (%80), yeşil sivri biber (%70), ıspanak (%67), kıvırcık marul (%40), armut (%40), üzüm (%40), Golden ve Starking elma (%30), dolmalık biber ve patlıcan (%20), domates (%13), portakal (%10) ve hıyar (%7). Bu ürünlerdeki kalıntılar, miktar ve içerik açısından yasal sınırların üzerinde çıkmıştır. Greenpeace Türkiye Direktörü Berkan Özyer, Tarım ve Orman Bakanlığı’na çağrıda bulunarak, pestisit analiz sonuçlarının düzenli olarak açıklanması gerektiğini belirtti. Özyer, “Çocukların sağlıklı ve temiz gıdaya ulaşma hakkı korunmalıdır” şeklinde konuştu.
PFAS VE PESTİSİT NEDİR, NEDEN TEHLİKELİ?
PFAS, çevrede ve insan vücudunda çok uzun süre kalan kimyasallardır. Bu kimyasallar, kanser ve çeşitli ciddi hastalıklarla ilişkilendirilmektedir. Pestisit ise, tarımda zararlıları kontrol altına almak için kullanılan kimyasallardır. Uzun süre bu maddelere maruz kalmak, kansere, hormonal bozukluklara ve sinir sistemi hasarına yol açabilir. Bu nedenle gıda güvenliği konusunda atılacak adımların, hem sağlık hem de çevre açısından büyük önemi bulunmaktadır. Çocukların sağlıklı ve güvenilir gıdaya erişiminin sağlanabilmesi için daha fazla önlem alınması gerektiğinin altı çizilmektedir.