Gürcistan Cumhurbaşkanı Salome Zurabişvili, Tiflis’te Cumhurbaşkanlığı ofisinde düzenlediği basın toplantısında, ülkede süregelen Avrupa Birliği (AB) yanlısı gösterileri değerlendirdi. Son günlerde yoğunlaşan ve halkın hükümeti protesto amacıyla sokaklara döküldüğünü ifade eden Zurabişvili, bu protestoların hükümetin AB’ye katılım müzakerelerini askıya alması üzerine başladığını belirtti.

Zurabişvili, 26 Ekim 2023’te yapılan parlamento seçimlerinin yenilenmesini talep eden halkın sesine kulak verilmesi gerektiğini vurguladı. Mevcut hükümeti meşru olarak tanımadığını ifade eden Zurabişvili, “Yeni seçimler yapılmazsa, insanlara geleceklerine sahip çıkmaları için bir fırsat verilmezse bu durum daha derin bir krize yol açacak,” dedi. Bu bağlamda, hem iç politikada hem de halk nezdinde kriz yaşanmaması için acil önlemler alınması gerektiğine dikkat çekti.

14 Aralık 2023 tarihinde yeni Cumhurbaşkanı Mikheil Kavelaşvili’nin göreve başlamasının ardından, Zurabişvili’nin görevinde kalacağına dair açıklamalarına değinildiğinde, “Ben bir sembolüm ve sokaktaki insanların bu sembole ihtiyacı var,” diyerek durumu açıklık kazandırdı.

AB, ABD ve Gürcistan Cumhurbaşkanı Zurabişvili ile muhalefet, mevcut Başbakan İrakli Kobakhidze’nin seçildiği parlamento seçimlerini kabul etmiyor. Ayrıca, hükümetin AB ile olan katılım müzakerelerini askıya almasına yönelik güçlü tepkiler var. Hükümet ise batının desteklediği grupları, sokak eylemleri ile hükümeti devirmeye çalışmakla suçluyor.

Bununla birlikte, Başbakan İrakli Kobakhidze, başkent Tiflis’te yaptığı basın toplantısında, AB’ye katılım müzakerelerinin 2028’e kadar askıya alınmasının ardından yaşanan protestoları değerlendirdi. Protestoların ilk günlerindeki şiddet olaylarının sonrasında ekonomik sıkıntıların yaşandığını ancak durumun düzelmekte olduğunu ifade etti. Kobakhidze, muhalefet partilerini ‘radikal gruplar’ olarak nitelendirirken, bu güçlerin yabancı parayla dönen olayların arkasında olduğunu savundu.

Kobakhidze, ayrıca Avrupa Birliği’nin ülkedeki mevcut hükümeti değiştirmeye çalıştığını öne sürdü. “AB kurullarına olan güven, ilgili AB kurumları tarafından sarsılıyor,” şeklinde bir ifade kullanarak, AB’nin ülkede yaratmaya çalıştığı olumsuz koşullara dikkat çekti. ABD’nin, muhalefete destek vermesi ile ilgili eleştirilerde bulunan Kobakhidze, Tiflis’teki gösterilere müdahale eden yetkililere yönelik orantısız güç kullanıldığı gerekçesiyle uygulanan yaptırımlara tepki gösterdi. “Yaptırımlar ABD’nin derin devletinin nedenidir,” ifadelerini kullanarak, mevcut kriz ve yaptırımların arka planında politik bir oyun gördüğü sinyalini verdi.

Kobakhidze, “Başkan Trump, derin devleti yenerse, yaptırımlar kalkacaktır,” diyerek gelecekteki politik gelişmelerin belirsizliğine işaret etti. Sonuç olarak, Gürcistan’daki siyasi durum oldukça karmaşık bir hale gelirken, hem iç politikada hem de uluslararası planda yaşanan gelişmeler dikkat çekici bir şekilde devam etmektedir.

Özetlemek gerekirse, Gürcistan’da süregelen AB yanlısı gösteriler, siyasi kriz olasılığını gündeme getir