Geri dönüşüm fikrini iyi biliyoruz; ancak “ileri dönüşüm” kavramı pek sık duyulmaz. İleri dönüşüm, atık malzemelere yalnızca dönüşüm değil, aynı zamanda değer katma anlamına gelir. Bu tarzda üretilen sanat eserleri, bu yıl dördüncü kez İstanbul, Kadıköy’deki Müze Gazhane’de gerçekleştirilecek olan Upcycle İstanbul Art & Design festivalinde sergilenecek.
Festival, bugünden itibaren 18 Mayıs Pazar gününe kadar devam edecek. Etkinlikler arasında bir sanat sergisi, kolektif dikiş projesi olan “Dayanışma Kesesi” ve İklim Göçü temalı film gösterimleri yer alıyor. Ayrıca, “Gelecekteki Kendime Mektup” etkinliği kapsamında yazılan mektuplar, katılımcıların kişisel dönüşüm yolculuklarına dair verdikleri sözleri içerecek ve bir yıl sonra kendilerine ulaştırılacak.
Bu yılki festival teması, bireysel değişimin kolektif dönüşümle nasıl başladığını vurguluyor. Upcycle İstanbul Platformu’nun kurucusu Arzu Özarı Semiz, bu yılki festivali ve etkinlikleri anlattı.
Semiz, festivalin “Dönüşüme Kendinden Başlamaya Var mısın?” temasıyla ilgili olarak şunları dile getirdi: “Upcycle İstanbul, bu yıl malzemelerin yanı sıra insanların da ileri dönüşümüne odaklanarak, daha sorumlu bir geleceğe adım atmak isteyen tüm bireyleri bir araya getiriyor. İçinde bulunduğumuz çoklu kriz döneminde, hem ülkemizden hem de dünyadan sürekli olumsuz haberler geliyor. Bu durum, hepimizi bireysel olarak zorluyor ve çaresiz hissettiriyor. Biz de, insanlara umut ve ilham veren Upcycle İstanbul Festivali’ni bu zorluklar içinde azimle düzenlemek istiyoruz. Topluluğumuzdaki herkesin kendi değerinin ve bireysel gücünün farkında olmasını amaçlıyoruz.”
Sürdürülebilir bir gelecek, bireylerin hayatındaki küçük ancak anlamlı seçimlerle şekillenecek. Festival, ‘Dünyayı değiştirmek için önce kendinden başla’ diyerek ziyaretçilerini değişimin iyiye doğru olmasına davet ediyor.
‘GENÇLER ESİN KAYNAĞI’
Festivalin dördüncü yılında motivasyon kaynağı olarak gençleri gösteren Semiz, “Bu yıl festivali gerçekleştirme motivasyonumuzu gençlerden aldığımız için Upcycle İstanbul’u onlara armağan ediyoruz. İçeriklerin neredeyse tamamı üniversite öğrencileri veya yeni mezunlarla birlikte hazırlandı. Festivalde birçok üniversitenin katkısı bulunuyor. Örneğin, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Tekstil ve Moda Tasarımı öğrencileri, sürdürülebilir festival afişimizi atık kumaşlarla hazırlıyor. Boğaziçi Üniversitesi, Radyo Boğaziçi ile müziğin ileri dönüşümüne dair DJ performansları düzenliyor. İTÜ Moda ve Tekstil öğrencileri de tasarımcı Sena Sakarya’nın Dayanışma Kesesi projesine destek veriyor. Hatay’dan getirilen atık kumaşlarla, deprem bölgesine dayanışmayı simgeleyen dev bir kese dikilecek ve toplanan yardımlar Hatay’a gönderilecek” dedi.
Semiz, bu yıl festivalin ziyaretçilere içsel dönüşüm yolculuklarına ilham vermesini arzu ettiklerini belirterek, “Katılımcılara, kişisel sorumlulukla toplumsal fark yaratmanın mümkün olduğunu göstermek ve umut olmak istiyoruz. İyi kalpli, vicdanlı, merhametli, sorumluluk bilinci yüksek, sevgi dolu insanların bir araya gelip güç alabileceği ve festivalden umutla ayrılacakları bir ortam sağlamak dileğindeyiz.” şeklinde konuştu.