İran resmi haber ajansı IRNA’ya göre, Yol, Konut ve Kentsel Gelişim Araştırma Merkezi’nde görevli Sismoloji ve Risk Yönetimi Daire Başkanı Ali Beytullahi, İsfahan’da yaşanan zemin çökmesi sorununun her geçen gün kötüleştiği konusunda önemli uyarılarda bulundu.
Beytullahi, kentin yaşadığı bu sorunun kuraklık nedeniyle yer altı sularının azalmasıyla daha da kötüleşeceğini vurguladı. “İsfahan’ın su krizi ve zemin çökmesini ele almak için mümkün olan en kısa sürede somut adımlar atılmalıdır çünkü bu durum ulusal bir problemdir.” şeklinde ifadelerde bulundu. Beytullahi, İsfahan’daki zemin çökmesi problemi hakkında daha önce de defalarca uyarılarda bulunduklarını hatırlatarak, “Havzalar arası su transferine karşı olsak da İsfahan’a diğer havzalardan su sevkiyatı yapılmasından başka çaremiz kalmadı. Zira bu hem içme suyu temini hem de zemin çökmesini önlemek açısından gereklidir.” değerlendirmesinde bulundu.
İsfahan’da yıllardır süregelen bu zemin çökmesi sorunu, son yıllarda meydana gelen tekrar eden kuraklıklar ve yer altı suyu ile nehirlerin tarım ve sanayi tarafından aşırı kullanılması sebebiyle daha da kötüleşiyor. Şehre özgün bir güzellik katan Zayende Nehri, “hayat veren nehir” anlamı taşırken, bu nehrin sularının yılların büyük bir bölümünde su yetersizliği nedeniyle başka bölgelere yönlendirilmesi İsfahan’ın su krizini derinleştiriyor.
Uzmanlar, kuraklık ve kötü su yönetimi nedeniyle Zayende Nehri’nin kuruması ve yer altı sularının azalmasının, kentin zemin çökmesini hızlandırdığını belirtmektedir. İsfahan, tarihi ve kültürel değerleri ile ön planda olan bir bölge olmasına rağmen, bu çevresel sorunlar dolayısıyla tehlike altında bulunuyor.
İran Kültürel Miras, Turizm ve El Sanatları Bakanlığı’nın Tarihi Binalar, Dokular ve Alanların Korunması ve Restorasyonu Dairesi Genel Müdürü Fatma Daveri de, zemin çökmesi sorununun daha da derinleşmemesi için acilen ele alınması gerektiğini ifade etti. Daveri, mevcut şartlar göz önüne alındığında, bölgesel düzeyde aynı durumun devam etmesi halinde zemin çökmesi sorununun tüm bölgeyi kapsayacak şekilde genişleyeceği uyarısında bulundu.
Fatma Daveri, bu çerçevede hükümetin zemin çökmesini önlemek amacıyla güçlendirme ve restorasyon çalışmaları hazırladığını dile getirdi. Dolayısıyla, bu sorunun çözülmesi için hükümetin harekete geçmesi ve bir çözüm planı oluşturması oldukça önem teşkil etmektedir. İsfahan’daki zemin çökmesi probleminin hem çevresel hem sosyal hem de ekonomik etkileri göz önünde bulundurulduğunda, acil önlemler alınması gerektiği açıktır.
Bütün bu gelişmeler, İsfahan gibi tarihi bir kentin geleceği açısından büyük bir tehdit oluşturmaktadır. Kısa süre içinde uzmanların önerileri doğrultusunda etkin çözümler üzerindeki çalışmaların hızlandırılması, hem İsfahan’ın kültürel mirasını korumak hem de halkının yaşam kalitesini artırmak adına hayati bir önem taşımaktadır.