İstanbul’da bebek acil hastalarını önceden anlaştıkları özel hastanelerin yenidoğan ünitelerine sevk edip ölümlerine neden oldukları ve haksız kazanç sağladıkları öne sürülen 26’sı tutuklu 47 sanığın yargılandığı davada ikinci duruşma başladı.
İstanbul’un Bakırköy ilçesinde bulunan 22. Ağır Ceza Mahkemesi’nde düzenlenen duruşma, adliye konferans salonunda gerçekleştirildi. Duruşmaya organize suç örgütü lideri olduğu iddia edilen doktor Fırat Sarı’nın yanı sıra 26 tutuklu sanık, bazı tutuksuz sanıklar, mağdurlar ve avukatlar da katıldı. Duruşma sırasında salon içerisinde polis ekipleri tarafından geniş güvenlik önlemleri alındı ve çok sayıda basın mensubu duruşmayı takip etti.
Duruşma, mahkeme başkanının dava dosyasına gelen belgeleri okumasıyla başladı. Ardından, tutuklu sanık İlker Gönen’in avukatı, soruşturma savcısı Yavuz Engin’in sosyal medya hesabında duruşma savcısı Kadir Kocakaya ile birlikte çekilmiş bir fotoğraf paylaştığını belirterek, savcının dosyadan el çektirilmesini talep etti. Bir diğer sanık avukatı ise mahkeme heyetinin tarafsızlığını yitirdiği iddiasıyla “reddihakim” talebinde bulundu ve bu talepler üzerine mahkeme, değerlendirme yapmak üzere duruşmaya ara verdi.
Davanın geçmişi
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan 1399 sayfalık iddianamede, sanık doktor Fırat Sarı’nın suç örgütünün liderliği yaptığı, sanık doktor İlker Gönen ile 112 Acil Çağrı Merkezi ambulans şoförü Gıyasettin Mert Özdemir’in örgütün işleyişini yönettiği belirtiliyor. İddianamede, bu örgütün ana hedefinin devraldıkları yenidoğan yoğun bakım ünitelerinin 112 sevk sistemini devre dışı bırakarak doluluk sağlaması ve hastaların durumunu yanıltarak Sosyal Güvenlik Kurumu’ndan (SGK) üst limitte ödeme almak olduğu ifade ediliyor.
Sanıkların, hasta bebeklerin durumunu olduğundan daha ağır göstererek, tedavi sürelerini gereğinden fazla uzatmaları sonucunda SGK’dan yüksek ücret tahsil edildiği ve bazı hasta yakınlarından da aşırı ücretlendirildiği iddianamede yer alıyor. Bebeklerin uygun sağlık hizmeti almasını sağlamak yerine, sanıkların seçtiği ve örgüt adına daha karlı olan hastanelere yatırıldığı ve buradan elde edilen gelirlerin sağlık çalışanı olan örgüt üyeleri arasında paylaşıldığı ifade edilmektedir.
Ceza istemleri
İddianamede sanık Fırat Sarı ve İlker Gönen için, 10 bebeğin ölümünden dolayı “kasten öldürmenin ihmaliyle işlenmesi”, “nitelikli dolandırıcılık” ve “suç işlemek amacıyla örgüt kurmak” gibi suçlardan toplam 177 yıl 6 aydan 582 yıl 9 aya kadar hapis cezası talep edilmektedir. Ayrıca, Gıyasettin Mert Özdemir için de isimlendirilmiş suçlardan 180 yıldan 589 yıl 9 aya kadar hapis cezası istenmektedir. 8’i kadın olmak üzere toplam 44 sanık için de benzer suçlardan hapis cezaları öngörülmektedir.
Davada dolandırıcılık suçu işlemekle suçlanan hastaneler ve şirketler için de güvenlik tedbiri uygulanması, bu kurumların kapatılması ve mal varlıklarına el konulması istenmiştir. Soruşturma sürecinde İstanbul’daki 9, Tekirdağ Çorlu’daki 1 hastanenin ruhsatları iptal edilmiş ve bu hastanelerde tedavi gören bebekler kamu hastanelerine sevk edilmiştir.
Ayrıca, yenidoğan çetesine yönelik soruşturmayı yürüten Büyükçekmece Cumhuriyet Savcısı Yavuz Engin’e yapılan ölüm tehditleri sonrasında bazı kişiler de tutuklanmıştır.
Tutuksuz 4 sanık tutuklandı
Duruşmanın ilk aşamasında mahkeme, tutuksuz yargılanan sanıklardan TRG Hospitalist Hastanesi doktorlarından Mehmet Gürül, hastane idari müdürü Murat Mantuş, doktor Şeyhmus Çelik ve Esenler Güney Hastanesi’nin mesul müdürü doktor Ali Dirik’in tutuklanmasına karar verdi. Firari durumda bulunan Birinci International Hastanesinin sahibi Ali Aksu ile hemşire Serenay Şenkalaycı ve hemşire Ceren Hatice Kırım’ın yakalanmasına yönelik çalışmalar ise devam etmektedir.
Kaynak: AA