Antik çağlardan günümüze kadar uzanan “Kızıl Düveler” hakkında çeşitli anekdotlar ve vakanüvislerin görüşleri, İsrail’in tarihinde ve mitolojisinde önemli bir yer kaplamaktadır. Yahudi mitolojisine göre, kızıl düvelerle ilgili rivayetler ne kadar farklı olursa olsun, bu inanış İsrail’de ve diasporada geniş bir destek bulmaktadır. Özellikle Mescid-i Aksa’nın yıkılıp üçüncü tapınağın inşa edilmesi gerekliliği konusunda İsrailliler arasında farklı görüşler bulunmaktadır.
Kızıl düvelerle ilgili inanış, sadece Yahudiler arasında değil, ABD’de yaşayan Evangelist Hristiyanlar arasında da yaygındır. İsa Mesih’in yeryüzüne dönmesi için kızıl düve üretimi konusunda çabalayan bu gruplar, Kudüs’ün önemini vurgulayarak siyasi etki sahibi olmaya çalışmaktadırlar. Öte yandan, İsrail’in önemli isimlerinden biri olan Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir, kızıl düveler ve üçüncü tapınak inşası konusunda etkili görüşlere sahiptir.
Kızıl düvelere olan inanış, uzun yıllardır hahamlar ve bilim insanları tarafından desteklenmiş ve araştırmalar yapılmıştır. Ancak, kızıl düve üretimi konusunda verimli sonuçlar almak her zaman kolay olmamıştır. Sonunda, 2022 yılında bir çiftlik sahibi 22 adet kızıl düveye sahip olduğunu açıkladı ve bu durum İsrail’deki Tapınak Enstitüsü tarafından teyit edildi.
Kızıl düvelerin İsrail’e nakli konusunda yaşanan zorluklar ve çeşitli engeller aşılarak işlemler tamamlandı. Şu anda, belirli bir yerde tutulan kızıl düveler, hahamların tahminlerine göre 2024 yılında kurban edilecekler. Bu tuhaf hikaye, İsrail’deki mitolojik ve tarihi inanışlarla günümüz politik ve dini etkileşimini bir araya getirerek dikkat çekmektedir. Yahudi ve Hristiyan topluluklar arasındaki ortak inançlar ve bu inançların siyasi açıdan nasıl şekillendiği konuları, Kızıl Düveler hikayesi üzerinden incelenmektedir.