Kiralanan gayri menkullerin kira artışına yüzde yirmi beş zam kısıtlaması ve düşündürdükleri;
Konuya girmeden önce genel tanımlamalara bakalım. Komünist devletlerde Mülkiyet hakkı hiç olmadığı için elbette sizin gayri menkullerinize devlet el koyabilir ancak sizin evinize el koyan devlet zenginin fabrikasına da el koyar bankasına da çünkü özel mülkiyet orada yasaktır.
Sosyal demokrat devletler de mülkiyetiniz garanti altındadır kimse el koymaz ancak bazı sınırlamalar getirilebilir ama bu sınırlamalar genel olur yani toplumun sadece bir kısmına sınırlama getirilemez çünkü anayasanın eşitlik hükmüne aykırılık teşkil eder. Bir örnekle anlatacak olursak sosyal demokrasi ile yönetilen ülkelerde devlet kira zammına kısıtlama koyar ama aynı şekilde diğer tüm ürünlerin artışına da aynı kısıtlamayı koyar böylelikle kiraya veren mağdur edilmez.
Ancak uyduruk ülkelerde devlet istediğine yasak koyar istediğini asar istediğini sever İslam kolaylıklar dinidir.
Ülkemizde enflasyonu dizginlemek amacı ile kira artışlarına yüzde yirmi beşlik bir kısıtlama getirilmiş olmasına rağmen diğer mal ve ürünlerde vergiler de veya çok yüksek kiralı iş yerlerinde böyle kısıtlama yoktur. Bu da belki bilerek belki bilmeyerek bir servet transferi işlevi görmektedir şöyle ki evini kiraya veren ev sahibini göreceli olarak fakirleştirmekte (ki bunlar çoğunlukla orta sınıf insanlardır) ama çok zengine sınırsız özgürlük tanıyıp aradaki uçurumun artmasına sebep olmaktadır.
Böylesine bir kanun asla çıkış amacına ulaşamayacağı gibi uzun vade de bir çok tehlikeyi de beraberinde getirecektir. Eskiden orta sınıf bir insan biriktirdikleri ile bir iki daire alıp emekliliğinde rahat bir hayat yaşamayı düşünerek konut alırdı bu talep müteahhit dediğimiz kişilere onların çalıştırdığı yüz binlerce inşaat işçisine iş ve ekmek fırsatı yaratırdı. Şimdi mülkiyetinin güvende olmadığını gören orta sınıf bir şahıs ister istemez daha demokratik daha insani ve daha adaletli olan yurt dışı ülkelerden gayri menkul almaya yönlendirilmekte ve bu da geri dönmeyecek milyarlarca dövizin kaybına sebep olmaktadır. Üstelik bu ülkelerdeki gayrimenkullerin fiyat ve kira getirisi oranı Türkiye den oldukça iyidir.
Diğer bir sorun da kiraya veren ile kiracı arasındaki bu menfaat çekişmesi toplumu kamplaşmaya düşmanlığa iterek milli birliği sarsıcı etkiler yaratabileceği gibi ev sahibi kiracı kavgalarını arttıracak şiddeti getirecek ve yine yeni bir aşağılık mafya sınıfının doğmasına sebep olacaktır.
