Kral Çıplak
Yazan: Haluk GİRTİ
Yıllarca hayatı dürüst ve doğru yaşamak için çabaladım. Helale haram katmadan, alnımın teriyle kazanmayı, onur meselesi bildim. Belki büyük servetlerim olmadı, yatlarım katlarım olmadı ama içim hep rahattı. Vicdanımın sesini hiç kısmadım. Çünkü biliyordum ki, insanın gerçek zenginliği gönlünün huzurudur.
Etrafıma baktığımda, mal mülk servet uğruna yaşanan hayatların ardında koca bir boşluk gördüm. Kazanmak için her fırsatı değerlendirenler vardı. Her yol mübah sayılıyordu artık. Ama ne gariptir ki, o koca servetlerin ardında gizlenen hep aynı duyguydu: Korku. Hep tedirginlik, hep savunma hali… “Acaba yakalanır mıyım?”, “Bir gün biri hesap sorar mı?” diye yaşanılan hayatlar.
Ve evet, sonunda korktukları da başlarına geldi. Çünkü çok laf yalansız, çok mal haramsız olmaz demiş büyükler. Boşuna değil.
Ben diyorum ki, “Benim çok param var, bana kimse dokunamaz” diye düşünenler bir şeyi unutuyorlar:
Gururlanma başkan, senden büyük bu ülkede hak hukuk ve adalet var.
Üstüne basa basa tekrarlıyorum ve diyorum ki bu ülkede hâlâ hak var, hukuk var, adalet var. Belki yavaş işliyor, belki sabır istiyor ama mutlaka bir gün geliyor. Yüce adalet, bir gün bizimde kapınızı çalar ve yediğimiz yetim ve gariplerin hakkını bizden tek tek sorar diye hiç düşünmediniz mi? Şimdi gözünüz kapalı domuz gibi yediklerinizin hesabını misliyle verme zamanı. Bakalım sizi kim kurtaracak!
Adaleti geciktirebilirsiniz, ama engelleyemezsiniz.
Ve unutmayın:
Sizin Gibi Sözde Krallar Her zaman Çıplak Kalacak.