Bu Milletin Üzerine Ölü Toprağı mı Serpildi?
“At İzi İt İzine Karıştı: Bu Ülke Nereye Gidiyor?”

Son günlerde sosyal medyada ilginç bir moda başladı: Herkes Sedat Peker taklidi yapıyor, videoya “rajon keserek” başlıyor, sonra video da ki ortalıkta gözükenlerin hepsi çil yavrusu gibi dağılıyor. Kimine göre Peker alay konusu halinde diyor, kimi de hâlâ Sedat Peker’in sosyal medya da reklamını yapıyorlar sanıyor. Yahu tam bir komedi kısacası…
Ama mesele bu değil. Asıl mesele şu: Bu ülkede kim mafya, kim devlet, kim beyefendi, kim katil belli değil artık. At izi, it izine karıştı.
Eskiden mafya sokakta haracın peşindeydi. Bugün ise en büyük haraç bizzat devletin içindeki güç sahiplerince toplanıyor. Kendi elleriyle çıkıp “ben adamın önce aklını sonra parasını alırım” diyen bir devlet anlayışı var karşımızda. Tam bir kara mizah!
Siyasetin Çürüyen Yüzü
Siyasetçiler millete ve devlete hizmet edeceğiz diye aday oluyorlar. Sandıktan çıkınca ise kendilerine ve yandaşlarına hizmet ediyorlar. Bir yüzükle başlayan hayat hikâyeleri, şimdi milyarlarla ifade edilen servetlere dönüştü. Belediye başkanından milletvekiline kadar herkes aynı şarkıyı söylüyor: “Kendi cebim, kendi çıkarım, kendi saltanatım.”
Millet aç, millet işsiz, millet borç içinde. Ama onların umurunda değil. Saraylarda, lüks villalarda, zırhlı araçlarda hayat sürüyorlar.
Adalet Yerlerde Sürünüyor
Yolsuzlukları ifşa edenler var. Konuşuyorlar, belgeler ortaya koyuyorlar. Peki ne oluyor? Hiçbir şey! Adalet mekanizması kör, sağır ve dilsiz. Kimin dosyası rafa kaldırılacaksa kaldırılıyor, kimin sesi kesilecekse kesiliyor.
Sokaktaki vatandaş ise adeta zombi gibi yaşıyor. Üzerimize bir ölü toprağı serpilmiş sanki. Herkes korkunun esiri olmuş. Ya da öyle sindirilmiş ki konuşmaya bile cesaret edemiyor.
Uyanmanın Vakti Gelmedi mi?
85 milyon insan bu pisliklerin, bu düzenbazların, bu hırsızların insafına terk edildi. Bunların hepsi aynı; al birini vur ötekine. Hepsi milletin sırtından geçiniyor, hepsi vicdansız.
Artık yeter! Daha ne kadar sabredeceğiz? Daha ne kadar bu bozuk düzene boyun eğeceğiz? Bizi koyun gibi gütmekten zevk alanlara karşı sesimizi yükseltmenin zamanı gelmedi mi? Tüm bu içeri atılanların hepsi sorgusuz sualsiz camide namaz kılarlarken mi suçsuz yere Silivri’ye dolduruldu. Bunlar diyelim ki siyasi hayata kurban edildiler, iftira ve iddia, peki hiç mi hiç suçları yok, sütten çıkmış ak kaşık gibiler mi? Yahu bırakın bu millete hikaye anlatmayı hepsi aynı yolun yolcusu… Bıktık artık yıllardır sömürülmekten ve de süründürülmekten. Allah hepsinin cezasını verecek.
Son Söz
Ey insanlar! Silkelenin. Ölü toprağını üstünüzden atın. Bunlara acımayan, bu milleti hiçe sayan, bizi her gün biraz daha insanlıktan çıkaran bir düzene biz neden sevgi ve saygı gösterelim?
Unutmayın: 85 milyon insan isterse bu düzeni değiştirebilir.
Ama yeter ki korkmayalım, susmayalım, birbirimize sahip çıkalım.