Fransız kamu yayıncısı Franceinfo’nun haberine göre, Fransa Cumhurbaşkanı Macron, İtalya’da düzenlenen G7 Liderler Zirvesi’nde İsrail-Lübnan sınırındaki gerilime ilişkin açıklamalarda bulundu. Macron, ülkesinin Washington ve Tel Aviv yönetimleri ile birlikte çalışarak bu gerilimi kontrol altına almak için ortak bir yol haritası üzerinde çalışacaklarını duyurdu. ABD ile birlikte Lübnan sınırındaki duruma endişelerini paylaştıklarını belirten Macron, krizin barışçıl bir şekilde çözülmesi gerektiğini vurguladı.
İsrail-Lübnan arasındaki gerilim son dönemde artmış durumda. Lübnan resmi ajansı NNA’nın ve yerel basının aktardığı haberlere göre, İsrail ordusuna ait hava araçları, Lübnan’ın Sur kentinin doğusundaki Deyr Kanun en Nehr ve Cannata beldesi arasındaki bir eve hava saldırısı düzenlemişti. Bu saldırı sonucunda binanın çökmesiyle 1 kadın hayatını kaybederken, aralarında çocukların da bulunduğu 10 sivil yaralanmıştı. Hizbullah Hareketi ise Lübnan’ın güneyinden sınır hattındaki İsrail askeri hedeflerine saldırı düzenlendiğini duyurmuştu.
Fransa’nın bu konudaki tutumu ise diğer ülkelerle iş birliği yaparak krizi çözmek yönünde. Fransız lider Macron, bu tür gerilimlerin bölgede daha büyük çatışmaları tetikleyebileceğine dikkat çekerek, durumu köklü bir şekilde çözmeye yönelik çaba harcanması gerektiğini belirtti. Macron aynı zamanda krizin tırmanışını engelleyecek adımlar atılması gerektiğinin altını çizdi ve uluslararası toplumun bu konuya duyarlı olması gerektiğini vurguladı.
Haber Anadolu Ajansı (AA) kaynaklı. Macron’un açıklamaları, bölgedeki taraflar arasındaki gerilimin arttığı bir dönemde önem taşıyor. Fransa’nın hem İsrail hem de Lübnan ile iyi ilişkilere sahip olması, bu konudaki arabuluculuk çabalarını güçlendiriyor. Macron’un ortaya koyduğu ortak yol haritası, bölgedeki krizin çözümüne yönelik umut verici bir adım olarak değerlendiriliyor.İsrail-Lübnan arasındaki gerilim, bölgedeki istikrarsızlığı artırabileceği için uluslararası toplumun bu konuya müdahil olması kritik bir öneme sahip. Macron’un liderlik ettiği bu süreç, bölgede çatışmaların önlenmesi için olumlu bir adım olarak görülüyor.