Nisan 2025 döneminde erkeklerin uyguladığı şiddet, Türkiye’deki kadınları ve çocukları derinden etkileyen olumsuz bir tablo ortaya koymuştur. Bianet’in yerel ve ulusal gazetelerden, haber sitelerinden ve ajanslardan derlediği verilere göre, bu dönemde erkekler tarafından toplamda 36 kadın ve iki çocuk öldürülmüştür. Nisan ayında 44 kadına şiddet uygulanması da dikkat çekicidir; ayrıca en az 39 çocuk (kız ve oğlan) istismar edilmiştir. Bu menfur durumların yanı sıra, 5 kadın ise taciz edilmiştir. Ayrıca Nisan ayında erkeklerin 59 kadını seks işçiliğine zorladığı tespit edilmiştir.
Bianet’in belirlemeleri çerçevesinde, Nisan ayında kadınlar, erkek şiddetiyle mücadele etmek amacıyla yargıya başvurmuştur. Nisan ayı boyunca yaşanan şiddet, taciz ve istismar olayları da gün gün takip edilerek kayıt altına alınmıştır. Yapılan araştırmalara göre, Nisan ayında en az 30 kadın ve 13 çocuğun ölümü basına “şüpheli” olarak yansımıştır.
Şüpheli kadın ölümlerinin illere göre dağılımı ise dikkat çekmektedir. Aksaray, Antalya, Balıkesir, Burdur, Bursa, Çanakkale, Giresun, Hakkari, Hatay, İstanbul, Kastamonu, Kayseri, Kırıkkale, Konya, Malatya, Manisa, Mardin, Maraş, Nevşehir, Ordu, Sakarya, Samsun, Siirt, Tokat ve Trabzon gibi illerde şüpheli kadın ölümleri kayda geçmiştir.
Çocuk ölümlerinin illere göre dağılımı da aynı şekilde endişe verici bir durum sergilemektedir. Ankara, Batman, Denizli, Diyarbakır, Giresun, Kars, Kocaeli, Mardin, Sakarya, Şırnak, Trabzon ve Urfa illerinde şüpheli çocuk ölümleri yaşanmıştır. Bu durum, Türkiye’deki kadın ve çocukların yaşadığı tehlikeleri daha da gözler önüne sermektedir.
2025 yılı itibarıyla, yılın ilk dört ayında meydana gelen erkek şiddeti ile ilgili veriler de oldukça endişe vericidir. Bu süre zarfında erkekler, toplamda 105 kadını öldürmüş, 54 kadını taciz etmiş, 72 çocuğu istismar etmiş, 193 kadına şiddet uygulamış ve üç kadına tecavüz etmiştir. Ayrıca, erkeklerin en az 286 kadını seks işçiliğine zorladığı belirlenmiştir. Tüm bu istatistikler, sadece Nisan ayı ile sınırlı kalmayarak bu yıl boyunca devam eden ciddi bir mesele olduğunun mesajını vermektedir.
151 kadının ölümü basına “şüpheli” olarak yansırken, bunun yanında erkekler en az 25 çocuğu öldürmüştür. Bu tür veriler, toplumda ciddi bir farkındalık oluşturulması gerektiğini ve bu tür vakalarla etkin bir şekilde mücadele edilmesi gerektiğini kanıtlamaktadır. Türkiye’deki kadın ve çocukların maruz kaldığı şiddet olayları, toplumun her kesimi tarafından ciddiyetle ele alınmalı ve gerekli önlemler alınmalıdır. Bu sorun, yalnızca bireylerin değil, tüm toplumun ortak bir vazifesi haline gelmiştir.
